Çeçenler neden Türkiye’de konut alıyor
Türkiye İstatistik Kurumu’nun resmi verilerine göre, Rusya Federasyonu vatandaşları 2021 yılında Türkiye’de gayrimenkul satın alan yabancı pasaporta sahip ilk üç gayrimenkul alıcısı arasında yer alıyor. Aynı zamanda son yıllarda hem Çeçenya’da yaşayanlar hem de Avrupa ülkelerinde yaşayan Çeçenya vatandaşları Türkiye’de gayrimenkul satın alanlar arasında.
“Türkiyeli” Çeçenler
Bugün Türkiye’de ne kadar Çeçenya kökenlinin yaşadığına dair kesin bir veri bulunmuyor. Çoğu 19. yüzyılda Kafkas-Rus Savaşı’nda Çeçenya’nın Rus İmparatorluğu’nun bir parçası haline gelmesi sonucu Osmanlı İmparatorluğu’na göç eden on binlerce muhacirin torunları. Türkiye’ye vardıklarında birkaç düzine köy kuran muhacirler zamanla Ankara, İstanbul, Antalya, İzmir olmak üzere Türkiye’nin büyük şehirlerine yayılıyor ve kuşaklar farklı şehirlere göç ederek Türkiye’nin birçok şehrine yerleşiyor.
Osmanlı İmparatorluğu’na muhaceret eden Kafkasyalılar etnik kimlik olarak Türk olarak kabul edildiğini söyleyebiliriz. Bu nedenle Çeçenlere dair nüfus sayımında hiçbir zaman bir ayrım yapılamadı. İki yüzyıldır bu topraklarda yaşayan muhacirlerin torunları, Türkiye’de yaşayan Çeçenyalı nüfusun yüz binlere yakın olduğunu düşünüyor. 1990’larda ve 2000’lerin başında Rusya tarafından Çeçenya’ya yapılan iki askeri harekat sonucunda vatanlarını terk ederek Türkiye’ye yerleşen yeni sayılabilecek bir muhacir nüfus da bulunuyor.
Çeçen alıcılar ve Çeçen emlakçılar
İzmir ve Antalya gibi büyük şehirlerde ikamet eden Çeçenlerin yanı sıra Ürdün’den gelen Çeçenya kökenliler de gayrimenkul satın alıyor. Elbette her Ürdünlü Çeçen yurtdışında gayrimenkul satın alamıyor. Daha çok hükümette, parlamentoda ve krallığa bağlı orduda çalışma deneyimi olan birkaç seçkin ailenin temsilcileri bu özgürlüğe sahip. İlginç olan şu ki, “çok sevdikleri” vatanlarına yerleşmek yerine Türkiye’yi tercih ediyorlar. Ayrıca Türkiye’ye eğitim almak için giden çok sayıda Çeçenyalı da var. Türk üniversitelerinde eğitim alıyorlar, çalışıyorlar ve bazıları Türkiye’de kalıyor.
Türkiye’de Çeçenlerin çoğunluğunun da bağlı olduğu Sünni İslam mezhebi hakimdir. Mezhep kardeşliği Türkiye topraklarını, savaş sonrası binlerce Çeçen mültecinin yerleştiği Avrupa Birliği ülkelerine bir alternatif haline getiriyor. Birçoğu için Çeçenya’ya dönmek güvenli değil ve Türkiye aynı zamanda anavatanlarına yakın güvenli bir liman.
Bu konuda mülakat yaptığım ve yaklaşık 15 yıldır Almanya’da yaşayan Çeçenyalı Zaurbek Ersnoyov Almanya, Avusturya ve Fransa’dan birçok Çeçen arkadaşının Türkiye’de gayrimenkul satın alma olasılığını değerlendirdiğini belirtti. Kendine ait yatırımını ise şu ifadelerle aktardı:
“Birincisi, gayrimenkulü bir yatırım projesi olarak görüyorum. İnşaat halindeki kaba bir binaya yatırım yapıp yüksek fiyata satabileceğim bir daire satın aldım. İkincisi, toplumdaki iklimi seviyorum. Türk toplumunda düşmanlık görmüyorum. Türklerin, milliyet veya inanç nedeniyle yabancılara karşı olumlu davranışlarından oldukça etkilendim. Üçüncüsü, belki de ilerleyen zamanlarda, yaşlılıkta anavatana taşınmak mümkün olacak, bu yüzden yakın coğrafyada olmak istiyorum.”
İstanbul’da gayrimenkul alım-satım işiyle uğraşan Rızvan isimli Çeçenyalı görüşmeci ise müşterilerinin çoğunun Rusya’dan gelen Müslümanlar olduğunu bunların içinde özellikle Çeçenlerin çoğunlukta olduğunu belirtiyor:
“Türkiye’den mülk satın almak için gelen birkaç tür insan var. Bunlardan ilki, her üç ayda bir fiyatların yükselmesi ve son birkaç yılda özellikle gayrimenkul fiyatlarının yüzde 50-60 oranında arttığını bilen ve bu doğrultuda gayrimenkule yatırım yapmak isteyenler. İkincisi, tatil dönemlerini Türkiye’de geçirmek isteyen ve yılın geri kalan zamanlarında evlerini turistlere kiralayanlar. Üçüncü tip alıcılar ise Avrupa ülkelerine kıyasla daha ucuz bir ülkede gayrimenkul satın almaya gelen, yaşlılıklarında huzurlu bir yaşam isteyen Avrupa ülkelerinin sakinleri.”
Rızvan’a göre, her üç alıcı türü de Türk ekonomisinin umut verici olduğunu düşünüyor ve büyümesine güveniyor. Ayrıca, Avrupa ülkeleri ile kıyaslandığında Türkiye’deki düşük yaşam maliyeti de hesaba katılıyor. Antalya’da iki yıl önce Çeçen Cumhuriyeti sakinlerinden gelen alıcılarda önemli oranda artış yaşandığı bilinmekte. Bu konuda emlak piyasası uzmanı Rasul Yarichev’e danıştığımızda ise şu sonuca varıyoruz: Türkiye’dek emlak piyasası fiyatları satın alan kişilerce oldukça makul karşılanıyor.
28 Temmuz’da Kavkaz Realii’de yayımlanan bu yazı Ahmet E. Çölgeçen tarafından Ajans Kafkas için Türkçeye çevrildi.
Çeçen yayılmacılığı bu. İnguşya’dan Dagestan’dan toprak istediler yetmedi Turkiye’ye yayılıyorlar. Biraz daha güçlenirlerse Adıge Abazya’ya kadar giderler.
Senin ki de Çeçen düşmanlığı. Çeçen ingus aynı kan. 1991 de cecenistani satıp savaşa girmediniz. Savaş sonunda da bir bedeli olacaktı elbette.