Koçesoko davası yankı uyandırmadı

Çerkes aktivist Martin Koçesoko’nun tutuklanmasına tepkilerin benzer gerekçeyle tutuklanan Moskovalı gazeteci İvan Golunov ile aynı doğrultuda olmaması aydınlar tarafından değerlendirildi.

Kafkazki Uzel muhabirinin uzmanlarla yaptığı görüşmeler sonrası bulduğu cevap: “Çünkü Ruslar, Kuzey Kafkasya’daki insan hakları ihlallerine alışmıştı.” oldu.

6 Haziran’da Moskova’daki güvenlik görevlileri, Medusa web sitesinde gazetecilik yapan İvan Golunov’u uyuşturucu kaçakçılığından gözaltına aldı. Golunov’un tutuklanmasından sonra Krasnodar, Astrakhan, Volgograd, Mahaçkale de dahil olmak üzere Rusya genelinde kendisine destek eylemleri yapıldı ve 11 Haziran’da polis Golunov davasını kapatmaya karar verdi; çünkü yapılan incelemeler, gazetecinin uyuşturucu kaçakçılığına katıldığına dair kanıt sunmuyordu.

Aynı şekilde “Khabze” isimli derneğin başkanı Martin Koçesoko da 7 Haziran’da Nalçik’te polis tarafından gözaltına alındı. Güvenlik güçleri, Aktivistin arabasının incelemesi sırasında bir çanta uyuşturucu buldukları iddiasıyla Koçesoko’yu cezaevine götürdü. Çerkes aktivist Martin Koçesoko’nun serbest bırakılmasını için Change.org’da 9 Haziran’da açılan kampanyaya 3,331 kişi imza verdi.

İnsan hakları aktivistleri uyuşturucu davalarında enformasyonun önemli rolüne dikkat çekiyor. Memorial İnsan Hakları Merkezi’ndeki “Sıcak Noktalar” programının başında bulunan Oleg Orlov toplumun mahkeme sürecinde önemli bir rol oynadığını söylüyor.

Ona göre her insan halktan destek istemiyor. “Coğrafi faktör çok önemli: Moskova’da, büyük federal yayınların çalışanlarının önünde bir gazeteciye zulüm edildiğinde, o zaman böyle muameleyi kendiniz için isteyip istemediğinizi düşünüyorsunuz: “Bir sonraki ben olabilir miyim?” diye. Tehlike hissi protestolara dönüşüyor. Kafkasya ise bu konuda biraz farklı. Orada uzun zamandır bilinen ezici bir kaos var; bu nedenle Kafkas toplumu aktivistlerinin ve gazetecilerin tutuklanmasına hızlı bir tepki beklenmemeli.”

“Aynı zamanda, Kuzey Kafkasya’da hala sık sık silah kullanılıyor.” diyen İnsan hakları aktivisti, “Buralardaki operasyonlarda genellikle tanık olmuyor ve mahkeme o zaman güvenlik görevlilerinin ifadesini esas alıyor.” ifadelerini kullandı.

Golunov davasının güçlü bir basın desteğine dönüştüğünü söyleyen siyasi analist Andrey Serenko, “Bugün İvan Golunov’un durumu, ulusal basının gündemini oluşturur bir hale dönüştü. Golunov meselesi, Rusya’nın diğer bölgelerindeki benzerleri de dahil olmak üzere itibarlı profesyonel medyanın tümü tarafından sahiplenildi. Rusya kamuoyu liderleri, tanınmış temsilcilerin hemen hemen hepsi ve Moskova kamuoyunun önde gelen isimleri İvan Golunov’un savunmasına sahip çıktılar. Buna benzer bir hikâyenin bölgelerde gerçekleşmesi ise imkansız” dedi.

Siyaset bilimcisi Serenko’ya göre, bu olayla “Moskova kamuoyu” etkili bir baskı merkezi olduğunu ortaya koyarak “yumuşak gücünü” gösterdi. Serenko, “Özellikle Moskova polisi olayla ilgili aciz kaldı” dedi.

Ayrıca, “Yalnızca Moskova’da meydana gelen herhangi bir bölgesel skandalın, Kafkasya’daki skandaldan çok daha büyük bir rezonansa neden olduğuna” inandığını belirten Serenko, “Bu, Rusya için geleneksel bir fenomen: başkent ve büyükşehirlerin olayları, -tabii ki büyük insan kayıpları eşlik etmediği sürece- bölgesel olaylardan hep daha ön plandadır.” dedi.

“Khabze” STK Başkanı Martin Koçesoko’nun gözaltına alınmasının fazla rezonansa neden olmadığını söyleyen sivil toplum komitesi başkanı Svetlana Gannushkina da, “Ancak bu hikaye takip edilmeye devam edilecek” dedi.

Svetlana Gannushkina, “Tarihin evrensel kapsama yönteminin Kafkasya’da işe yaramadığı söylenemez” diyerek şöyle devam etti: “Örneğin, çok ağır insanların yanında durduğu Oyub Titiyev kampanyası, insan hakları eylemcisinin olağan hapishane yerine, ev hapsi çıkmasını sağladı. Ancak çok çalışmanız, çok fazla enerji harcamanız gerekiyor ”dedi.

Çeçen insan hakları aktivisti Oyub Titiyev, 18 Mart’ta uyuşturucu bulundurmaktan suçlu bulunmuş ve dört yıl hapis cezasına çarptırılmıştı. Titiyev masumiyetinde ve uyuşturucunun güvenlik güçleri tarafından yerleştirildiği konusunda ısrar etti.

“Gözaltındaki saçmalıklardan, kanıtların saçılmasından ve soruşturma sırasındaki usul hatalarından bağımsız olarak, uyuşturucu yerleştirme-bulma planı her durumda işe yaramaktadır.” diyen Svetlana Gannushkina, “Mesela, gazeteci Zhalaudi Geriev’in örneğini ele alalım. Aklı başında kim konferansa katılması beklenen ve Moskova’ya uçak bileti olan bir kişinin uyuşturucuyla gittiğini düşünür? Nitekim Geriev’in masumiyeti kanıtlandı” dedi.” Çeçenya’da Zhalaudi Geriev’le birlikte Kafkasya Halkları Meclisi başkanı Ruslan Kutaev de uyuşturucu davalarından mahkum edilmişti.

“Uyuşturucu yerleştirip bulma planı sakıncalı bir kişiyi durdurmak için gerekliyse, güvenlik güçleri tarafından farklı baskı yöntemlerine başvurmaya gerek yok” diyen Gannuşkina, “Bu, bir insandan kurtulmanın en kolay ve en etkili yolu. Ancak başka yollar da var tabii ki.” dedi.

“Uyuşturucu kullanıyor” planı, güvenlik görevlileri tarafından etkinliği ve sadeliği nedeniyle talep ediliyor. Avukat, İçişleri Bakanlığı’ndan emekli Albay Yevgeny Chernousov şunları söylüyor:

“Çok kolay! Uyuşturucular az miktarda olabiliyor. Onları sadece bir çantaya, kıyafet cebine koyabiliyorlar. Yanı sıra, sahte tanıklar tutanaklara imza atıyorlar. Silovikler, gözaltına alınmanın videoya kaydedilmesini belirten yasayı büyük ölçüde ihlal ediyor.”

Chernousov, “Öncelikle, tutuklama sırasında hiçbir durumda bir tanıklık yapmamalı, belgeleri imzalamayı reddetmeliyiz. Hemen tüm ihlalleri kayıt edecek bir avukat aramalıyız. Altın standart, sistemin çok korktuğu bir rezonans olan kamuoyu gücüdür” dedi.

Kaynak: Kavkazki Uzel/Çerkes Dernekleri Federasyonu