Yevkurov: Kamu kurumlarında torpille işe alınan 3 bin kişinin görevine son verildi 

İnguşetya, devlet içinde akraba kadrolaşmasını bitirmeye çalışıyor. Devlet Başkanı Yunusbek Yevkurov bu amaçla yapılan denetlemelerin sonuçlarını Rossiskaya Gazeta’ya anlattı.  

 

İnguşetya’da bir yılı aşkın zaman zarfında, devlet kurumlarından üst düzey bürokratların akrabalarını ‘temizleme’ çalışması yürütüldü. Sonuç alındı mı?

Çeşitli devlet kurumlarından üstleri ile akrabalık bağı olan yaklaşık üç bin personel ve yaklaşık 40 yönetici görevden alındı.  Müdürlerin çoğu, özellikle iyi eğitimli olamayan ve yetersiz mesleki uzmanlıklarının dolayı iş bulamayan yakınlarını işe aldı. Farklı bir kategori de çağa ayak uydurmadıkları için özel sektörde çalışmaya devam edemeyen emekliler. Eğitim kurumu yöneticilerini ise görevden alıp öğretmenliğe yönlendirdik. Fakat bütün okul müdürlerinin öğretmenlik yapma yetki yoktu.  Kontroller sonucunda görevinde liyakat gösterdiği anlaşılanlar kovulmadı. Bununla beraber, doğrudan akrabalarına bağlı çalışmamaları için başka yerlere atandılar.

 

Herhalde epeyce darılan olmuştur?

Kim darılacak? 16 yakınını işe alan anaokulu müdürü mü? Eşini, kardeşini, oğullarını işe alanlar mı? Bu tür küstahça olaylar tespit edildi. Aslında halk bu kişilere darılmalı, akrabaları tarafından işe alınanlar da yargılanmadığına sevinmeli.

 

Rusya Federasyonunun “İnguşetya 2010-2016 Sosyo-Ekonomik Gelişim” programı sayesinde birçok şey yapıldı. Fakat şimdi, bu programın federal bütçeden alacağı finansmanın azaltılabileceği konuşuluyor. Eğer bu gerçekleşirse, İnguşetya’nın nelerden vazgeçmesi gerekecek?

Umuyorum ki, programda hiçbir eksiltme yapmak gerekmez. Moskova’yı, İnguşetya’nın gelişmesiyle ilgili hiç bir maddenin programdan çıkarılmaması gerektiğine ikna etmeye çalışacağız. Ekonomik ve sosyal planda Rusya’nın gerisinde kalan bölgeler için ayrılan bütçe 29 milyar ruble. Bu çok az. Örneğin, üç-yedi yaş grubundaki çocuklarımızın sadece yüzde 15’i okul öncesi kurumlara gidebiliyor. Tüm İnguşetya’da sadece 46 anaokulu var, bunların 17’si son dört yılda yenilenip hizmete açılabildi. Halen yeterli bir kültür sarayımız, spor kompleksimiz yok. Sadece Birleşik Rusya partisinin yardımıyla bir havuz inşa edildi ve İnguşetya’da ilk olacak kayak pisti yapılacak. 2008-2009’da Moskova’da İnguşetya’nın sosyo-ekonomik gelişim programı görüşüldüğünde daha büyük bir finansman planlanmıştı. Ama sonra, hele şu 29 milyar ruble kullanılsın daha sonra program uzatılır diye karar alındı. İnguşetya’nın alacağı kaynağın kesilmesi anlamsız, aksine yeni kaynak yaratılması gerekiyor.

 

Ukrayna’daki olaylara bağlı olarak Rusya’ya ekonomik yaptırımlar getirildiğinde, İnguşetya’nın yakın gelecekte ithalata ihtiyaç duymayacağını açıkladınız. Bunun için neler yapılıyor ve hangi ithal ürünler ikame edilebilir?

Yaptırım getirilmeden önce çeşitli gıda ürünlerinin üretimine başlanmıştı. Bu yıl elma üreticilerin ilk hasattan elde ettiği miktar ihtiyacın yüzde 60’ını karşıladı. 2016’da iç piyasa talebini tamamen karşılayacak oranda elma yetiştirmeyi planlıyoruz. Şu anda patates ihtiyacımızın tamamını karşılıyoruz. Bu üretimi yılda 120 bin tona çıkararak diğer bölgelere satmayı hedefledik. Patates üreticilerinin arazilerini genişletiyoruz.  Diğer tarımsal ürünlerin işlenmesinde de iyi sonuçlar almaya başladık. Bu yıl Troytska kasabasında konserve üretimi başladı. Bebek mamaları fabrikası inşa ediliyor. Yakın zamanda Sagopşi köyünde büyük bir et-süt ürünleri kompleksini hizmete açacağız. Et ve süt üretiminin arttırmayı düşünüyoruz. İnguşetya’da küçük çaplı tarım kuruluşlarına ciddi destek var. İleride et ve süt ürünleri ihtiyacımızı da karşılayabileceğimizi düşünüyoruz.

 

İnguşetya’da sanayi üretimi de az değil. Sanayi, bölge ekonomisinin lokomotifi olabilir mi?

Evet, kesinlikle. Ancak bugün problem, sadece tesislerin kurulması değil insanlara çalışmayı öğretmek. İnsanlar sabah işe gidip, belirli bir maaşla çalışıp, kazancını sağladıktan sonra Sovyet döneminde olduğu gibi evlerine dönmeye alışmalı.  İşverenin ise önceki yıllarda olduğu gibi çalışanına tedavi, eğitim, tatil imkanlarıyla tam bir sosyal güvenlik sağlaması lazım.

 

Alena Larina