14 Kasım’da Soçi’de A. M. Gorçakov Kamu Diplomasisi Vakfı’nın “Kafkasya Diyalogu” çalıştayı sona erdi.
Bölgenin siyasi, ekonomik ve ekolojik meseleleri ile ilgili tartışmalara Rusya, Ermenistan, Gürcistan, Azerbaycan, Abhazya ve Güney Osetya’dan bilim adamları ve uzmanlar katıldı. Tanınmış uzmanların yanı sıra genç siyaset bilimciler, devlet adamları ve sivil toplum temsilcilerinin katıldığı çalıştayın gündeminde “terörizm ve aşırılıkçılık” konuları önemli yer tuttu.
Kafkasya Diyalogu’nun katılımcılarından Abhazya Devlet Üniversitesi Siyasi Bilimler öğretim üyesi Timur Şanava, Gorçakov Vakfı’nın Abhazya özelindeki sorularını yanıtladı.
Medyada Abhazya üzerinden Rusya ve Gürcistan arasındaki demiryolu ulaşımının yeniden sağlanacağı yönünde haberler yer aldı. Sizce bu proje hayata geçirilebilir mi?
Gürcistan bu fikri ilk defa ortaya atmıyor, ancak gelecek yıllarda da böyle bir projenin hayata geçirilmesini düşünmek zor, taraflar arasındaki temel siyasi anlaşmazlıklar ortada. Abhazya bölgesinden geçen demiryolunun hukuki statüsü ne olacak? Eğer Abhazya anlaşmaya katılacak olursa, projenin eşit haklara sahip bir katılımcısı olması gerekir, yani Abhazya’nın anlaşma taraflarının tümü tarafından resmi olarak tanınması gerekir. Üstelik bu anlaşma, şu veya bu şekilde Gürcistan tarafınca mültecilerin geri dönüşüne bağlanıyor ki Abhazya için kabul edilemez.
Politikayı bir tarafa bırakırsak, Abhazya’da Abhazlar ve Gürcüler arasındaki ilişkiler nasıl?
Savaştan sonra Abhazya’yı terk etmiş olan çok sayıda Gürcü geri döndü, çoğunlukla Gal sınır bölgesinde ve ülkenin diğer bölgelerinde yaşıyorlar. Burada yaşayan Gürcüler ve Abhazlar arasında ciddi sürtüşmelerin varlığından bahsetmek mümkün değil, böyle bir şey yok. Karma evlilikler de var, herhangi bir karşıtlık görülmüyor.
Abhazya vatandaşları Gürcistan’a gidiyor mu?
Gidenler var. Çünkü orada akrabaları var, bazıları tedavi için gidiyor. Şunu da söylemek gerekir ki, Gürcistan bu vatandaşlarımızı oldukça sıcak karşılıyor ve her şekilde ülkelerine girmeye teşvik ediyor. Böylesi bir misafirperverlik göstererek, Tiflis bir şekilde halkımızı çekmek istiyor. Elbette, bunda tamamıyla siyasi birtakım hesaplar gözetiliyor.
Abhazya devleti ve toplumunun Ruslara ilişkilerinde son zamanlarda değişim yaşandı mı?
Sovyetler döneminde Abhazya’da oldukça büyük bir Rus topluluğu vardı. Savaştan sonra bir bölümü ayrıldı, bir bölümü de kaldı. Ruslara ilişkilerimiz prensipte kötü olamaz, Rus kültürü ve Rusça bizim için yabancı değil. Rus toplumuna ve devletine de aynı şekilde yaklaşılıyor. Abhazya’da Rusya ile karşılıklı ilişkilerin gelişmesi ve güçlenmesine önem veriliyor.
Ruslar ülkemizin devlet yönetim organlarında temsil ediliyor. Örneğin, hükümet başkan yardımcısı Aleksanr Straniçkin. O aynı zamanda Abhazya’da Rus toplulukları kongresini yönetiyor. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Olga Koltukova, Adalet Bakanı Yekaterina Onişenko, Savunma Bakanının birinci yardımcısı, Genelkurmay Başkanı Vladimir Vasilçenko… Sivil toplum örgütlerinin başkalığını yapan Ruslar da var.
Çok sayıda Abhaz Rusya’ya eğitim için gidiyor mu?
