Tanınmış siyaset bilimci Ahmet Yarlıkapov, Kafkasya Emirliği kitlesinin IŞİD’e kaydığını kaydediyor.
Dağıstanlı popüler vaiz Nadir Ebu Halid’in IŞİD liderine yemini Dağıstan Cumhuriyeti ve Kafkasya geneli için yeni tehdit sinyalleri gönderdi. Baskıcı emniyet güçlerinin eylemleriyle birlikte bölgenin terörize edilmesi legal ve barışçıl selefi toplulukları için faaliyet alanını daraltıyor.
Bir taraftan parlak vaiz Nadir Ebu Halid’in IŞİD saflarına geçişinin, diğer taraftan sivil aktivist Muhammed Magomedov’un maskeli polisler tarafından yaka paça kaçırılarak gözaltına alınması ve hakkında soruşturma başlatılmasının önümüzdeki dönemde Dağıstan’daki duruma nasıl etki edeceği merak konusu.
Rusya Bilimler Akademisi Etnoloji ve Antropoloji Enstitüsü Etnopolitik Araştırmalar Merkezinden Kafkasya ve İslami hareketler uzmanı Ahmet Yarlıkapov, son gelişmeler üzerine OnKavkaz haber-analiz sitesine değerlendirmelerde bulundu.
Yarlıkapov’un gözlemlerine göre gelişmeler oldukça endişe verici: IŞİD yaygınlaşıyor, farklı seviyelerdeki saha komutanları bu yapıya bağlanıyor. Bu tehlikenin önüne geçebilmek için IŞİD’i zararlı ve İslami olmayan bir proje olarak değerlendiren Selefi din adamlarıyla sıkı bir işbirliğine gidilmesi gerektiğini vurgulayan Yarlıkapov, “Şeffaf ve kanunlar çerçevesinde faaliyet gösteren selefilere yapılan baskılar büyük bir hata. Gözaltına alınan Muhammed Magomedov çeşitli sivil örgütlerle işbirliği içindeydi. Bu tür eylemler sadece selefi alanının yitirilmesine ve tamamen IŞİD’e bırakılmasına yol açabilir. Burada sorumlu iktidar, çok ince düşünmek, ona göre hareket etmek lazım. Güvenlik güçlerinin çözüm yöntemi ve bu yöntemin olumsuz sonuç verdiği aşikar. IŞİD ise tamamen yeni bir olgu ve mücadele etmesi çok zor” dedi.
Yarlıkapov, Dağıstan’daki camilerin büyük çoğunluğunu kontrolünde bulunduran Dağıstan Diyanet Kurumunun da IŞİD tehlikesiyle mücadelede barışçıl selefilerle diyaloga hız vererek önemli bir rol üstlenmesi gerektiğini sözlerine ekledi.