Doku Umarov, Nisan 2009’da yaptığı bir video konuşmasında, hayatta olmayan Çeçen Komutan Şamil Basayev’in kurucusu olduğu şehitler taburu Riyazu’s-Salihin’in yeniden oluşturulduğunu açıkladı. Şamil Basayev Aralık 2002’den Eylül 2004’deki Beslan okul baskınına kadar bir dizi intihar saldırısının sorumluluğunu üstlenmişti.
Kafkasya Emirliği lideri Doku Umarov’un 2009 tarihli video kaydında, “şehadet”in üçüncü aşamasının Riyazu’s-Salihin çatısı altında organize edildiğine işaret ediliyor. Aslında bu eylemler 2008 Ağustosunda başladı, Vedeno cemaati yerel federal güvenlik güçlerini hedef alan bir intihar saldırısı düzenledi, bunu İnguş lider Musa Medov’a suikast girişimi izledi ve kitlesel bir saldırı 2008’in Kasım ayında Vladikavkaz’da gerçekleştirildi. Üç yıldan az bir zaman sonra, Doku Umarov, son kitlesel intihar saldırısının da -Domodedovo havaalanında 24 Ocak 2011’de düzenlenen, onlarca kişinin öldürüldüğü, 150’den fazla kişinin yaralandığı intihar saldırısı- şehitler taburu Riyazu’s-Salihin’in eylemi olduğunu açıkladı. Ardından da ‘eylemlerin kesinlikle devam edeceğini’ vurguladığı, henüz gerçekleşmemiş saldırıların da sorumluluğunu aldığı konuşması yayınlandı. Ancak bazı ajansların haberlerine göre, İnguşetya’daki bir grubla ilişkilendirilen Domodedovo saldırısı ayrıca, isyanın karakter olarak bölgesel olduğunu; farklı kuşaklardan militanları sık sık bir araya getirdiğini ve intihar saldırırlarının hem stratejik hemde ustaca planlanmış olduklarını gösteriyor.
İnguş ve Çeçen cemaatleri 2009’da ve 2010 boyunca “şehadet” eylemlerinin merkezinde oldular. 22 haziran 2009’da bir kadın intihar bombacısı, patlayıcı yüklü bir araçla İnguşşetya Devlet Başkanı Yunusbek Yevkurov’un konvoyuna girdi. 2004 yılında isyancılar tarafından düzenlenen bir baskının yıldönümünde meydana gelen bu saldırı Yevkurov’u öldürmeyi amaçlamıştı. Başkan yaralı olarak kurtuldu, korumalarından bir kaçı öldü veya yaralandı. Ardından 17 Ağustos’ta aynı yöntemin kullanıldığı bir başka sarsıcı eylemde, Nazran’da bulunan Emniyet Müdürlüğü neredeyse tamamen yıkıldı, onlarca polis memuru öldü, çok daha fazlası da yaralandı. Bu iki saldırı ve ardından gelen sorumluluk açıklamaları, federal yetkililere ve üst kademeli polislere yönelik suikast girişimlerinin “şehadet eylemleri” şeklinde yenileneceğini gösteriyor.
17 Aralık 2009’da bir başka ‘şehadet’ eylemi Nazran’da patlayıcı yüklü bir aracın polis barikatında patlatılmasıyla gerçekleşti. Görünüşe göre bu, federal güvenlik operasyonlarının intikamıydı. Ajansalardan gelen bilgilere göre bir başka saldırı, İnguşetya’nın Karabulak şehrinde bir eylemcinin, 5 Nisan 2010’da polis memurlarıyla dolu bir aracın yanında, kemerinde taşıdığı patlayıcıyı harekete geçirmesiyle meydana geldi. Birkaç gün sonra, İnguş şehri Ekazhevo’daki federal arama ve temizlik operasyonlarına yanıt olarak, bir kadın önce yerel polislere ateş açtı, sonra da kemerinde taşıdığı bombayı patlattı. Bir başka bağımsız ya da beceriksizce düzenlenen eylem bomba yüklü bir araç kullanılarak Prigorodny’de gerçekleştirildi. 17 Ağustos’ta ihtilaflı Prigorodny bölgesinde Polis kontrol noktasında düzenlenen saldırı ve sorumluluğun üstlenilmesi, İnguş cemaatinin intihar saldırılarını komşu Kuzey Osetya’ya taşıma kapasitesini gösteriyor. 2009 – 2010 boyunca, federal güvenlik güçlerinin İnguş cemaatinin kilit isimlerini hedefleyerek, etkisiz hale getirmesine rağmen (5 Eylül 2009’da Rustram Dzortov ve 4 Mart 2010’da Said Buryatsky öldürüldü, 9 Haziran 2010’da Emir Magas ele geçirildi) İnguşetya’da “şehadet” eylemleri devam etti.
Ağustos 2010’da, Emir Magas’ın yakalanmasından iki ay sonra, halefi İsa Khashegulgov (Emir Adem)bir açıklama yaparak İnguş cemaatinin, Çeçen “direnişçi” lideri Doku Umarov’a ‘biat’ını yeniledi. Açıklama, Dağıstan, Kabardey-Balkar ve İnguşetya’daki cemaatler Umarov’a sağdık kalırken, kıdemli saha komutanları tarafından yönetilen Çeçen cemaatler arasında ayrışmaya yol açan, Kuzey Kafkasya direnişindeki farklı birimler arasındaki iç çatışmalara yönelik yapıldı. Emir Adem’in sadakat yemininden birkaç gün sonra, 9 Eylül’de, bir intihar eylemcisi bomba yüklü aracını Kuzey Osetya’nın başkenti Vladikavkaz’da, bir marketin yakınında patlattı. 19 kişinin hayatını kaybettiği patlamanın sorumluluğunu İnguş Cemaati ve Rüyazu’s Salihin emiri Hamzat üstlendi. İnguş cemaatinin açıklamasına göre, Osetya hedef alındı çünkü ‘Rus kafirler, Kuzey Kafkasya’da yayılma amaçları için Osetleri kullanıyorlar.’ Ayrıca İnguş cemaati, Dağıstan Şeriat Cemaati tarafından düzenlenen intihar eylemleini destekleyen bir açıklama yayınladı.
Çeçen Cemaatleri 2008 Ağustosundaki Vedeno saldırısının ardından, 2009 – 2010 boyunca intihar eylemlerini artan bir yoğunlukla kullanmaya devam etti. Bu eylemlerin arasında başkent Caharkale’de ve civar şehirlerde gerçekleştirilen, genellikle cemaatin kıdemli saha komutanlarına, bilhassa Gakayev kardeşlere bağlı gruplara atfedilen bir dizi ciddi saldırılar da var. Bununla beraber, 2010’un başlarından bu yana bu tip saldırılar giderek azalan bir grafik izlese de, Çeçen Başkan Kadirov’un Çeçenistan üzerindeki demir yumruğunu zayıflatmak için – otorite sembollerine yapılan saldırılar da dahil olmak üzere – daha belirgin baskınlar dizisi kullanıldı. Örneğin; 29 Ağustos’ta Kadirov’un sığınağı olan köyü Tsentoroi’ye ve 19 ekim’de Caharkale’deki Çeçen parlamentosuna yapılan saldırılar.
Cemaatin Dağıstan’da gerçekleştirdiği şehadet eylemleri 2009’un sonlarına kadar uzanıyor. 1 Eylül’de, bir eylemci bomba yüklü aracını Kafkas Federal otoyolunun başkent Mahaçkale yakınlarındaki bir kontrol noktasında patlattı. 6 ocak 2010 bir başka araçlı saldırı yine Mahaçkale’de, trafik polislerini hedef aldı. Çok sayıda yaralının olduğu olayda yedi kişi hayatını kaybetti. Bunu, 31 Mat’ta Kizlyar kentinde düzenlenen çifte intihar saldırısı izledi, haberlere göre iki genç saldırgan üzerlerindeki patlayıcı düzeneği yerel polislerin yakınında harekete geçirdi. Dağıstanlı yetkililer patlamayı Moskova metrosunda iki gün önce düzenlenen intihar saldırısıyla ilişkilendirmekte gecikmedi, kısa süre sonra da eylemin yer altındaki suç ortaklarının ortadan kaldırıldığını iddia etti.
Bunula beraber, Dağıstan’da intihar saldırıları 2010 yılında da devam etti. 29 Nisan’da Hasavyurt yakınlarındaki federal kontrol noktasında bomba yüklü bir araç patlatıldı. Ardından eylül başlarında Buynaks yakınlarındaki bir askeri kampa saldırı düzenlendi. Araç kullanılan bu saldırıda da Savunma Bakanlığında görevli onlarca kişi öldürüldü ya da yaralı olarak kurtuldu. Şeriat Cemaati saldırının sorumluluğunu birkaç hafta sonra üstlendi. 24 Eylül günü, bir adam üzerindeki patlayıcıyı harekete geçirmeden önce yerel askerlere yaklaştığında Mahaçkale’de kapsamlı bir temizlik operasyonu yürütülüyordu. Saldırı askerler ve izleyenlerden onlarca kişinin yaralanmasına sebep oldu. Federal güvenlik güçlerine yöneltilen bir başka intihar eylemi de 23 Ekim’de, Hasavyurt askeri üssü girişinde patlayıcı yüklü bir kamyonet kullanılarak düzenlendi.
Son aylarda, Dağıstan’ı bölgesel isyanın merkezindeymiş gibi göstermek için çatışmalar devam ediyor ve bir dizi büyük çapta bombalı saldırı önlendi. 14 Şubat’ta bir kadın intihar bombacısının Mahaçkale Polis Karakolunun girişinde bir saldırı gerçekleştirdiği bildirildi.
Kuzey Kafkasya’da çeşitli cemaatler arasında, en iyi ihtimalle, zayıf bir koordinasyon olsa da (her bir birim 2008’den bu yana bir dizi “şehadet eylemleri”yle bölgesel direnişe destek verdi), oluşan yeni dalgada yerel cemaatlerin liderleri ön plana çıkıyor. Kabardey-Balkar’daki grupların operasyonları son aylarda artış gösterirken, Dağıstan’da ardı arkası kesilmeyen saldırılar, şu anda buranın bölgesel direnişin sıcak notası olduğunu gösteriyor. 2008 Ağustos’undan beri düzenlenen bazı intihar saldırıları, bölgesel direnişin lideri konumundaki Doku Umarov’a kadar uzanıyor olabilir, ancak bazıları da, bölgesel direnişin farklı unsurları tarafından (İnguş Cemaati, Vedeno Cemaati, Şeriat Cemaati) ve operasyonel olarak Umarov’dan bağımsız şekilde gerçekleştirilmiş görünüyor. Rus yetkililerin iddialarının aksine Domodedova havaalanındaki patlama gösteriyor ki; Çeçenya ve Kuzey Kafkasya’da süregelen istikrarsızlık, Moskova’da gerçekleşecek başka “şehadet eylemleri” ne de sebep olabilir.
17 Şubat’ta Jamestown Foundation’da yayımlanan bu yazı Ajans Kafkas tarafından Türkçe’ye çevrildi.
Özgün başlık tercümesi: Kuzey Kafkasya’daki isyan ve şehadet operasyonlarına bir bakış: 2008’den günümüze
Cerwyn Moore