Çeçenya’nın Gudermes kentinde 5 Temmuz’dan 7 Temmuz’a kadar Rusya ve diğer ülkelerden 200’ün üzerinde din görevlisinin katıldığı “İslam Dünyasında Sufiliğin Yeri ve Rolü” isimli uluslararası bir İslam konferans gerçekleştirildi.
Resmi kaynaklara göre, konferans Libya merkezli Dünya İslam Halkları Liderliği adlı örgüt tarafından organize edildi. Bununla birlikte konferans daha çok Rus hükümeti tarafından finanse edilmiş gibiydi. Kremlin, Kuzey Kafkasya’daki anti-Rus direnişine ilham veren agresif Selefi ideolojisine karşı, uluslararası Sufi liderlerinden destek arıyor.
Sufilik, ana fikri yaşam boyunca bir Müslüman’ın etrafında gelişen sosyal olaylar çok önemli olmaksızın manevi-ahlaki prensiplerini geliştirmesine dayanan, İslam’ın gizemli bir dalıdır. Diğer yandan İslam’ın Selefi dalının taraftarları tüm Müslümanların tek bir politik güç olarak birleşmesi ve Şeriat kanunlarına göre yaşaması gerektiğine inanıyor. Kuzey Kafkasya’daki direnişçiler, çoğunlukla silahlı mücadelelerini Kafkasya Müslümanlarının Müslüman olmayan bir millet (Ruslar) tarafından yönetilen bir ülkede yaşadıkları gerçeğini öne sürerek haklı gösteriyor. Selefiler genelde Müslüman olmayan halklara karşı düşmandırlar.
Rus yetkililerinin Selefi vaizleri değil de Sufileri desteklemeleri sürpriz değil. Gudermes’teki konferans yakın zamanda Selefiliğin özellikle de Çeçen gençler arasında oldukça popüler olduğu Çeçenya’da Sufiliği güçlendirme yönünde diğer bir girişimdir. Konferans katılımcılarına yaptığı konuşmada Çeçenya’nın Rus yanlısı hükümetinin lideri Ramzan Kadirov ‘Sufiliğin manevi ve ahlaki ideallerinin, yüce Allah’ın çok sayıdaki sıfatlarının kabulü, manevi mükemmellik, inananın kalbinin kötülüklerden arındırılması, lüks ve sosyal adaletsizliğin kınanması, eşitlik ve insan kardeşliği ile tek tanrıcılığın kabulü ile direkt olarak bağlantılı olduğunu’ söyledi. Konferansta “Birçok Müslüman için Sufiliğin manevi bilgileri kültürlerinin bir parçasıdır” ve “Sufiliğin manevi bilgisi insanlar arasında hoşgörülü ilişkiler kurmayı ve radikal ve aşırılıkçı gelişmeleri engellemeye yardım etmeyi emreder” ifadelerinin yer aldığı bir bildiri kabul edildi.
Yani konferansın katılımcıları ana amaçlarını gizlemediler: Selefilikle etkili bir biçimde mücadele etmek için yollar aramak. Kadirov rejiminin resmi olmayan ideologu ve politika gözlemcisi Ruslan Saidov “Konferans gerçek inancın radikal İslami çarpıklıklarına karşı gelen geleneksel İslam’ın tüm sağlıklı unsurlarını birleştirmek için önemli bir olaydı” dedi. Saidov Sufiliği Çeçenya’da ulusal ve devletsel yapılanma için ideolojik bir temel olarak görüyor.
Kremlin Sufiliği Selefiliğe karşı ideal bir alternatif olarak görüyor çünkü Sufizm şiddet içeren metotlara karşı, politikaya müdahale etmez ve Rusya’daki Müslümanları özellikle de Kuzey Kafkasya’dakileri etnik özelliklerine göre bölmeye yardımcı olur. Kuzey Kafkasya direnişinin ise tam tersi bir hedefi var: Kafkasya’da yaşayan tüm Müslümanları Rusya’dakiler de dahil olmak üzere bir İslam devleti kurmak için kafirlere karşı cihat amacı altında birleştirmek. Kuzey Kafkasya’daki direnişçiler yakın zaman içinde önemli bir müttefik kazandılar: Ünlü Rus Müslüman vaiz Said Buryatski.
Yarı Rus yarı Buryat (Buryatlar Sibirya’da Moğollara çok yakın yaşayan bir azınlık grubudur) Şeyh Said Buyartski birkaç sene önce Mısır’daki İslam Enstitüsü’nden mezun oldu. Jamestown Vakfı’nın Moskova Müslümanları arasındaki kaynaklarına göre, Buryatski’nin Mısır’daki hocası savunma ve saldırı cihadı konusunda kendi fetvasını yayınlayan Mısırlı alim Şeyh Muhammed Hasan imiş. Muhammed Hasan’ın fetvasına göre, savunma cihadı her Müslüman’ın her Müslüman toprağını kafir saldırısına karşı savunmasını gerektirirken saldırı cihadı zorunlu değil.
Bazıları Mısır’da öğrenim görürken Said Buryatski’nin bir keresinde aşırılıkçılık suçlaması ile Mısır polisi tarafından tutuklandığını söylüyorlar. Bu gerçeğe rağmen Buryatski Rusya’ya döndükten sonra önde gelen genç Müslüman vaizlerden biri oldu. Rusya’nın Müslüman toplumu iyi vaizler konusunda eksik ve Buryatski bir İslam misyoneri olarak başarılar gösterdi. Hisli vaazları iyi hazırlanmış, Kur’an bilgisi ve genel din bilgisi olağan üstü. Ayrıca akıcı bir biçimde Arapça’da konuşuyor.
Said Buryatski önceden (Rusya Müslümanları Din İdaresi tarafından kontrol edilen ve ana amacı Rusya’da İslam için propaganda yapmak olan) Radyo İslam’da vaaz veriyordu. Rus yetkililerin bu kadar uzun süre Said’in radyoda vaaz vermesine izin vermeleri şaşırtıcı çünkü vaazlarının bazıları açık bir şekilde Selefi tarzıydı. Buryatski vaazlarında Sufilerin yanı sıra Şiileri de hedef alıyordu. Onları gerçek İslam’ı çarpıtan kişiler olarak adlandırıyordu. Resmi Müslüman görevliler muhtemelen bunu görmezlikten geldiler çünkü Said Buryatski gibi parlak bir vaize ihtiyaçları vardı.
Bununla birlikte Buryatski aniden Kafkasya direnişinin iki üst düzey liderinin eşliğinde Çeçenya’da ortaya çıktı: Doku Umarov ve Süfyan Abdullayev. 19 Haziran’da Kavkaz-Center web sitesinde yayınlanan bir video görüntüsünde Buryatski Kafkasya Emirliği’nin ilanından sonra Rusya Müslümanlarının gerçekten ihtiyaçları olan şeyin emirlik olduğunu ve tüm Müslümanların bunu desteklemesi gerektiğini söylüyordu. Buryatski Umarov’u ‘emirimiz’ olarak adlandırıyordu. Buryatski’nin Çeçenya’da görünmesi ve Gudermes’teki Sufi konferansı, 1990’ların başlarında federal merkez ve Rusya’nın bölgelerinden biri arasında sadece politik bir anlaşmazlık olarak başlayan Çeçenya meselesinde inancın oynamaya başladığı önemli rolü gösteriyor. CY/FT(Ajans Kafkas)
Andrei Smirnov’un North Caucasus Weekly’de (Volume IX, Issue 27) yayımlanan bu yazısını Ajans Kafkas’tan Cavit Yılmaz Türkçeye aktardı.
Andrei Smirnov