İstanbul – Abhazya Devlet Başkanı Sayın Sergey Bagapş’ın milyonlarca Kafkas kökenli insanın yaşadığı Türkiye’deki hemşehrileriyle kucaklaşma amacı taşıyan 17-24 Ekim tarihlerindeki gezisinin Türk Dışişleri’nin girişimleriyle engellenmesi diasporayı öfkelendirirken Kafkas Vakfı da bir açıklama ile tepkisini gösterdi.
Kafkas Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Tunçbilek, 1992’de bağımsızlığının hemen ardından ilk yurtdışı gezisini Türkiye’ye yapan Abhazya’nın ilk Devlet Başkanı Vladislav Ardzınba’nın Ankara’da kabul edilmeyip gerisin geri gönderildiğini hatırlatıp, “Abhazya’yı yüzüstü bırakma konusunda tarih bir kez daha tekerrür etmiştir” dedi.
Tunçbilek “Dönemin Türk hükümetinin tarihi hatası bugünkü hükümet tarafından telafi edebilirdi. Ancak bir kez daha bu şans yitirilmiştir” diyerek açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Daha gezi planlanırken Türk Dışişleri, Bagapş’la görüşmeyi reddetmiştir. Bu kabul edilebilir bir tutum değilken, daha sonra sadece diaspora ile kucaklaşma amacına endekslenmiş gezinin tamamen iptal ettirilmesi de bu ülkenin kaderini kader bilmiş bizler için daha da rencide edici olmuştur. Türk Dışişleri Kafkasya kökenli kendi vatandaşlarını hiçe saymakla kalmamış Abhaz-Gürcü sorununda söz söyleme şansını yitirmiştir. Bu tutum Türkiye’nin tamamen Tiflis yanlısı bir politika izlediği ve tarafsızlığını yitirdiği kanaatini güçlendirmiştir. Beri tarafta Anka
ra, 1992-1993 savaşında saldırıya uğrayan ve mağdur olan taraf olmasına karşın yıllarca ambargo altında tutulan Abhazya’yı bir kez daha yalnızlığa itmiştir.
Sonuç itibariyle Bagapş, Türkiye’ye çatışma ya da kriz ortamı oluşturmak için bir gezi planlamış değildir. Yapmak istediği tek şey ambargolar nedeniyle zaten anavatanına gidip-gelemeyen insanları yaşadıkları coğrafyada görmek, kucaklaşmak, dertlerini anlatmak ve iletişim kurmaktır. Bu bile çok görülmüştür. Ortaya çıkan sonuç, Türkiye’yi küresel aktör haline getirme iddiasındaki bir yönetim açısından bir ayıp olarak kayıtlara geçecektir.
Son derece barışçıl bir lidere ‘Türkiye’ye gelme’ denilmesini kabul edemiyor, barış adına protesto ediyoruz.” (Ajans Kafkas)
