Türk Edebiyatında Çerkes İmgesi -1
Başlıkta “imge” dediğime bakmayın. Biraz havalı olsun diye, biraz da aklıma başka türlüsü gelmediği için öyle koydum. Buradaki olayımız esaslı bir imge arayışı falan değil, üç beş örnekten zorlama sonuçlar çıkarmayacağız, bizimkisi eğlencelik bir derleme o kadar. Derlemenin kendisi de esaslı bir çalışmaya dayanmıyor. Zaman içinde alınmış notlardan, akılda kalanlardan oluşuyor. Bazen, not alınmamış olduğu için şurada şöyle bir şey vardı demekle yetinecek ve bundan dahi en ufak bir hicap duymayacağım.
Genelde bazı sınıflandırmalar yapıp örnekler sıralayacağız yada temalar üzerinden gideceğiz. Fakat ilk bölümde tema yok, sadece bir isim var: Asaf Halet Çelebi.
Asaf Halet Çelebi, kitaplarına girmeyen şiirlerinden birinde, “Memleketim” adlı “nostaljik” bir şiirdir bu, yaşam öyküsüne, çocukluğuna dair bir ayrıntıya yer verir: Çerkes Nevres Dadı.
Annem babam
komşularım
Zenci Nerkis Kalfa
Çerkes Nevres Dadım
Asaf Halet şiirlerinin, “Bütün Şiirleri” adıyla yayınlanan YKY baskısında ek olarak yer alan Seyhan Erözçelik’in Son Vezir Asaf’ın Şiirinde Nedircik Yavruları, Bir İpuçlandırma Çalışması’nda bu şiirle ilgili yapılan açıklamada Çerkes Nevres hanımın Asaf Halet’in dadısı olduğu biyografisine dayanarak doğrulanıyor.
Aynı şiirle ilgili diğer açıklama da şöyle: “Çocukluğunda Asaf Halet Çelebi’ye masal anlatan dört kadın varmış: Hacı Teyze, Burunsuz Ziyneti Hanım, Sudanlı Mehveş Kalfa ve Çerkes Servet Hanım”.
Çerkes Servet Hanım ile Çerkes Nevres Dadı aynı kişi mi bilmiyoruz, ama onun yetişmesinde önemli payı olan bir Çerkes kadın olduğunu biliyoruz. Fakat mevzu bu değil. Mevzu hoş bir ayrıntı. Asaf Halet’in Ömer Çocuk adlı bir şiiri var. Sağlığında yayınladığı kitaplarda yer almıyor sanıyorum. YKY’nin “Bütün Şiirleri” baskısından not etmiştim, kitap yanımda olmadığı için kesin bir şey söyleyemem. Kısa bir şiir, okuyalım:
Ömer Çocuk
ay dede
ay dede
ömer çocuk nerede
ne derede
ne tepede
uzak bir in içinde
ömer çocuk ne içer
süt içer
fo içer
kame ister
oto yapar
ömer çocuk odamda yok
bu damda yok
kucağımda
koynumda yok
bu içimin içinde var
Seyhan Erözçelik’in şiirin bilinmeyenlerini nasıl açıkladığına bakıyoruz:
“ömer çocuk. asaf halet çelebi’nin menenjit tüberkülozundan 18-19 yaşlarında ölen oğlu. (babasından yedi sekiz yıl sonra)
fo içer / kame ister / oto yapar. bunlar sanıyorum çocuk diline ait ifadeler, olasılıkla, çelebi’nin oğlu ömer’in ifadeleri”.
Fo, bilirsiniz Çerkesçe bal demeye gelir, kame (kâme) de kamanın Çerkesçesi.
İhtimal, Çelebi bu kelimeleri kendi çocukluğunda dadısından yahut Çerkes Servet Hanımdan duymuştur da çocuğunun diline yerleştirivermiştir. Belki de hiç alakası yoktur. Ama bu Çerkes dadılar, halayıklar eski İstanbul’da acaba neler yaşamış, çocuklara ne masallar anlatmışlardır? Türk edebiyatında çok fazla Çerkes yok. Ama olanların önemli bir kısmı işte bu Çerkes dadılar, halayıklar ve diğer kadınlar. Gelecek yazılarda biraz bunlara bakarız kısmetse.