Devlet Başkanlığı sekreterliği başkan yardımcısı ve eski Dağıstan Devlet Başkanı Magomedsalam Magomedov, Kommersant’tan İrina Nagorna ve Natalya Gorodetska’ya yeni milletler politikası yaklaşımlarını anlattı.
Ekim sonunda Ufa’da halklar arası ilişkiler devlet konseyi oturumu yapıldı, Birülevo’daki olaylar görüşüldü. Devlet başkanı görüşmenin sonunda ne tür talimatlar verdi?
Devlet başkanı halklar arası ilişkiler hakkında sistemli gözlemlerin yapılması gerektiğini söyledi. Gelecek yıl Haziran ayına kadar bölgelerin katılımıyla, kaçak göçmen işçi çalıştıranlara uygulanan yaptırımı ağırlaştıran yasa değişikliğinin hazırlaması gerekiyor. Bu bizim işçi iskanlarını düzene kavuşturmamıza yardımcı olacak. İşçiler Moskova’ya değil de işçi ihtiyacının karşılanamadığı Uzak Doğu bölgesine yöneltilmeli.
Peki etnik ilişkiler konusu neden tekrar öncelikli konu haline geldi?
Maalesef ülkemizin farklı bölgelerinde anlaşmazlıklar görüyoruz. Gözlemler ve anket sonuçlarında insanları çoğu halklar arası ilişkilerin gergin olduğunu ifade ediyor. Bu da devleti belirli adımlar atmaya sevk ediyor. Başlangıç Vladimir Putin’in ‘Milliyetler Sorunu” makalesi oldu. Ardından Mayıs ayında devlet başkanının halklar arası uzlaşıyı öncelikli olduğunu belirten talimatları geldi. Uluslar politikası stratejisi kabul edildi, milletler devlet konseyi kuruldu. Milletler politikasının devletin hangi kademelerinde ve ne şekilde ele alınması gerektiği halen tartışılıyor.
Peki siz etnik politika için bakanlık kurulmasından yana mısınız, karşı mısınız? Bakanlık kurulursa Bölgesel Gelişim Bakanlığının yeniden yapılandırılması şeklinde mi olacak?
Tartışmaya açık bir konu. Dağıstan devlet başkanıyken bakanlığın kurulmasından yanaydım. Şimdi ise başka türlü bakıyorum. Halklar arası ilişkilerin iyileştirilmesi tüm yürütme organlarının ve kurumların önceliği olmalı. Ama yakın bir gelecekte ayrı bir yapı da söz konusu olabilir. Bölgesel Gelişim Bakanlığı yeniden yapılandırılmasının ardından daha işlevsel ve etkin olabilecek.
Ulusal ilişkiler devlet başkanlığı konseyi yönetim organı değil, devlet başkanı için öneriler hazırlayan bir istişare ve danışma organı. Bu önerilerin hayata geçirilmesi ise devlet başkanının ilgili devlet organlarına talimatıyla gerçekleşiyor. Bu yüzden hükümet ve yürütme organlarında çalışmaları güçlendirmek lazım. Dolayısıyla tek bir kurum her şeyi kapsayamaz. Bu kompleks, müdürlükler arası, federal ve bölgesel yönetim organlarını kapsayan, hatta yerel yönetimleri de kapsayan bir konu.
Ağustos’ta “2014-2020 Rusya Ulusal Birliği ve Rusya Halklarının Etno-Kültürel Gelişimi” federal hedef programı kabul edildi, ki yaklaşık 6,8 milyar ruble değerinde bir program. Hükümet bundan nasıl bir çıktı almayı umuyor?
Vatandaşların farklı kültürel gruplara hoşgörüyle yaklaşması ve halklar arası ilişkileri olumlu değerlendirmesi. Bu aslında, Rusya’nın her yerinde milletler politikasının gerçekleştirilmesine yardımcı olacak ‘yol haritası’. 2015’e kadar düşünülen stratejilerle ilgili ayrı planlar da var.
Devlet başkanının önerilerinin hazırlanmasıyla, başkanlığa bağlı bir departman ilgileniyor ve bu departman konsey faaliyetlerini sağlıyor. Bu departmanın çalışmalarına başkanlık sekreterliği başkan yardımcısı olarak siz mi öncülük ediyorsunuz?
Ben konsey prezidyumu başkanıyım. Konseyin ve departmanın fonksiyonları, devlet başkanlığına çözüm önerileri ve analizler hazırlamak, sivil toplum ve uzman kuruluşlar ile çalışmalar yapmaktır.
Diğer birimlerle, örneğin Eğitim Bakanlığı, Savunma Bakanlığı, Acil Durumlar Bakanlığı ve FSB ile nasıl ortak hareket ediyorsunuz?
Hükümette bakanlıklar arası milli ilişkiler çalışma grubu bulunuyor, başkanlığını Dmitri Kozak yapıyor. Orada saydığınız tüm bakanlıkların temsilcileri var, çünkü problem ortak. Görevler tüm federal birimlerce biliniyor.
Yerel yönetimlere ulusal anlaşmazlıkların engellenmesi için sorumluluk getirildi. Ancak belediye başkanları, bunun için yeterli yetki ve finanslarının olmadığını ifade ediyor.
Artık yetki veriliyor, para da ayrılacak. Yetki ve sorumluluk verirken elbette kaynak da vereceğiz. Bütün bölgelerin kendi programlarını hazırlaması lazım. Herkes federal bütçeden desteklenecek diye bir şey de yok. Bazı bölgeler kendi bütçelerinden kaynak ayırabilecek durumda.
Bölgelerde uzmanlar var mı?
Çok az. Bundan dolayı konseyde, bu alanda uzmanların hazırlanması için önemli bir karar alındı. Bu kamu personelini de kapsıyor. Federal, bölgesel ve belediye düzeyinde tüm yetkililerin gereken hazırlıktan geçmesi gerekiyor. Anlaşmazlıkların çıktığı bölgelerde yetkililerin sorundan kaçtığını düşünmüyorum, sadece bununla nasıl baş edebileceklerini bilmiyorlar. Yeterli sayıda etnik temelli anlaşmazlıkları nasıl çözeceğini bilen politikacımız yok.
Peki bu tür sorunların nasıl çözülmesi gerekir?
Tümüyle bir önlemler sistemi getirilmesi gerekir. Örneğin iç politikaya öncülük eden vali yardımcılarının katılımıyla bir seminer yapıldı. Bu tür seminerler tüm bölgelerde sistematik olarak yapılacak, Devlet Başkanı 1 Haziran’a kadar önerilerini sunmaları konusunda talimat verdi bile. Bugün için halklar arası ilişkiler gibi zorlu bir alanda çalışacak uzmanları hazırlayan enstitüler yok. Oysaki her bölgede en azından birer tane olmalı.
Yani cumhuriyetlerde ve yerel idarelerde görev yapacak uzmanlar olmalı?
Kesinlikle doğru. Her bir cumhuriyette ulusal ilişkiler alanından sorumlu en az bir başkan yardımcısı olmalı.
Bu başkan yardımcıları Kremlin’e rapor verecek mi?
Evvela kendi içlerinde sorunları çözecekler, anlaşmazlıkları engelleyecekler. Eğer güç ve kaynak yetmezse merkeze bildirecekler.
Anlattıklarınıza göre, milletler politikasında ifadeler değişiyor? Önceden gizlenmeye çalışılıyordu, artık daha başka olacak, öyle mi?
Şimdi artık açıkça, doğrudan şunu söylüyoruz: Sorun var ve çözülmeli. Ve çözüm noktasında da imkansızlık ya da olağanüstü bir zorluk yok. Sadece ilgilenmek lazım.
Kafkasya’da gençler diğerlerine karşı çok hoşgörülü davranıyor, buradaysa sanki kötü yönde değişiyorlar. Neden?
Bu tutarsız bir efsane. Kişi genel kabul görmüş ölçülere uygun davranmalı. Çoğunluk da böyle davranıyor zaten. Geri kalansa kendi vatanlarında da kötü davranıyorlar. Bunları kınamak ve cezalandırmak lazım, fakat suçlunun milliyetine vurgu yapılmamalı. Suçlu her kimse cezalandırılır.
Ruslan Auşev, zamanında federal merkezin Kafkasya’ya yönelik politikasının onu kaybetmeye götürdüğünü söylemişti. Vatandaşlar arasında yapılan sosyal anketlerde Kuzey Kafkasya’nın Rusya’dan ayrılmasını isteyenler olduğu görülüyor.
Bu tahmine katılmıyorum. Vatandaşların çoğunluğunun Kafkasya’nın ayrılmasını istediği doğru değil.
Evet belki çoğunluk değil, ama yüzde 20 bunu istiyor. Az bir oran değil.
Vatandaşlar bütünlük istiyor Rusya içinde yaşamayı istiyor.
Dağıstan’dan Moskova’ya geldiniz, sürekli buradasınız, vatanınızı özlemiyor musunuz?
Burada en çok neden hoşlanmadığım sorulduğunda, güneşi özlediğimi söylüyorum. Moskova’da güneşli günler az. Güneyde ise hemen hemen her gün güneşli. Dağıstan’da 300 günden fazla, bazı bölgelerde 330 gün güneşli.
Belki de uluslar politikasının sırrı burada. Moskova’da göçmenlere zorunlu solaryum reçetesi yazmalı, o zaman kimse tartışmayacak.
Solaryum güneşin yerini tutmaz, güneş bambaşkadır.
Magomedsalam Magomedov
1 Haziran 1964’de Dağıstan’ın Levaşi köyünde doğdu, Dargin, 1991-2006’da devlet başkanlığı yapan Magomedali Magomedov’un oğlu. 1986’da Dağıstan Üniversitesi Ekonomi Fakültesini, 2000’de Hukuk Fakültesini bitirdi. 1990’da Moskova halk ekonomisi enstitüsünde yüksek lisans yaptı.
Dağıstan Devlet Üniversitesinde öğretim üyesi olarak görev yaptı. 1999, 2003 ve 2007’de Dağıstan parlamentosuna girdi. 2006-2007’de parlamento başkanı oldu. Şubat 2010 – Ocak 2013 tarihleri arasında Dağıstan devlet başkanlığı yaptı. 28 Ocak 2013’de RF devlet başkanlığı sekreterliği başkan yardımcısı olarak atandı. Evli, iki erkek ve bir kız çocuk babası.
Kaynak: Kommersant
Çeviri: AjansKafkas
İrina Nagorna, Natalya Gorodetska?