Dünyanın en kötü nükleer felaketi olarak değerlendirilen Ukrayna’daki Çernobil nükleer kazasını anlatan mini dizi bölgeye turist akınına sebep oldu. Çernobil dizisinin Mayıs ayında başlaması sonrası bölgeyi ziyaret etmek için rezervasyon yaptıranların sayısında geçen yıla oranla %40 arttı.
Sovyetler Birliği döneminde gerçekleşen Çernobil felaketinin etkileri günümüzde de devam ediyor. HBO isimli televizyon kanalı Çernobil’le ilgili beş bölümlük mini bir dizi hazırladı. Cherynobil isimli dizi kısa sürede dünya gündemine oturmayı başardı.
Ancak Rusya diziye tepki gösterdi. Uydurma sahnelerin bulunduğunu iddia eden Rus hükümeti dizinin yeni bir versiyonu çekeceklerini duyurarak yayından kaldırılmasını istedi.
Sovyetler Birliği döneminde yaşanan nükleer felaketi konu eden Çernobil dizisi, Rusya’da tartışılmaya devam ediyor. Rusya Komünist Partisi, Batılı ülkelerin diziyi Rusya’ya karşı kara propaganda aracı olarak kullandığını öne sürerek ülkede yayından kaldırılmasını talep etti.
Rusya Federal Bilgi Teknolojileri ve Kitle İletişim Denetleme Kurumu’na başvuru yaptıklarını açıklayan Rusya Komünist Partisi İcra Kurulu Başkanı Sergey Malinkoviç, yasaklanması istedikleri diziye ilişkin, “Gerçek trajedi, Çernobil dizisinin HBO’nun ideolojik manipülasyonu olduğudur” ifadelerini kullandı.
Rusya Komünist Partisi İcra Kurulu Başkanı Malinkoviç, Çernobil faciasının gerçek olduğunu ancak olayın yayıncı kuruluş HBO tarafından ideolojik hedef haline getirildiğini, yapımda Sovyetler Birliği’nin karalandığını ve dizinin uydurma sahnelerle dolu olduğunu öne sürdü. Rusya’nın komünikasyon denetçisi Roskomnazdor ise bu konuyla ilgili henüz kendilerine intikal eden bir başvurunun olmadığını, olursa değerlendirileceğini belirtti.
Rus medyası ise Çernobil dizisine ilişkin farklı görüşte. Argumenty Fakti gazetesi dizide Sovyet halkının “kanlı cellatlar ya da çaresiz kurbanlar”şeklinde gösterildiği gerekçesiyle yapımı eleştirirken, Rossiyskaya Gazeta’nın TV eleştirmenlerinden Susanna Alperina dizide propaganda yapılmadığını savunuyor.
Ukrayna’nın kuzeyinde Kiev yakınlarında Çernobil Nükleer Sanrtali’nde gerçekleşen patlamanın Hiroşima ve Nagaaki’ye atılan atom bombasını aşan 200 katlık bir etkiye sahip olduğu biliniyor. Çernobil felaketinde santralde çalışan 31 kişi hayatını kaybetti. Santralin temizleme çalışmasına katılan ekiplerin bir kısmı kısa süre içerisinde hayatını kaybetti. Enkazı temizlemek için çalışan herkes 3 dakikalık süreyle çalıştı ve bu durum 15 gün boyunca sürdü. Sovyetler Birliği felaketi gizlemeye çalıştı. Ancak kazada oluşan bulutlar 2 gün sonra İskandinavya’ya ulaştı. Avrupa’daki radyasyon düzeyinin ciddi boyutta artmasıyla gözlerin çevrildiği SSCB, felaketi dünyaya duyurdu ve yardım istedi. Radyasyondan etkilenen 30 kilometre çapındaki alan belirlenerek bu bölgelerden 135.000 insan uzaklaştırıldı ve yaşam alanları boşaltıldı. Reaktör binası 410.000 m3 çimento ve 7.000 ton çelik kullanılarak gömüldü ve binanın altı betonla kaplandı. Besin maddeleri başka bölgelerden getirildi ve kontamine (radyasyon bulaşmış olan) yiyeceklerin tüketimi yasaklandı. Çeşitli tanı merkezleri kuruldu. 5.300.000 insana, tiroid bezini iyot açısından doygunluğa ulaştırarak radyoaktif iyodun tiroid bezi tarafından alımını mümkün olduğunca engellemek için potasyum iyodür tabletleri dağıtıldı.
Bilim insanlarına göre, yaklaşık 190 ton uranyum ve 1 ton plütonyumun hala daha santralin altında bulunuyor. Bölgenin radyasyondan tamamen temizlenmesi için öngördükleri süre ise çok uzun.
Çernobil’in yakınındaki Pripyat şehrinde günümüzde ölçülen radyasyon düzeyi bile normalin 20-40 kat üzerinde ve tüm radyoaktif kalıntıların temizlenmesi için 48 bin yıla ihtiyaç olduğu söyleniyor.
Kaynak: GZT/Adile Topçu