Abubekir Murzakanov: Muhamed Hafıtse’nin DÇB’den ihraç edilmesinin gündeme getirilmesi için çağrıda bulunuyoruz
Önüne gelen her şeyi yemektense aç kal daha iyi
Karşına çıkan herkesle olmaktansa yalnız kal daha iyi
Ömer Hayyam
Soçi’nin 2014 Kış Olimpiyatlarının başkenti olacağı haberinin yayınlanmasının ardından birçok kişi, bölgesinin 2/3’si permafrost olan bir ülkenin tek subtropikal iklimine sahip şehrinde yapılacak olmasına şaşırdı. Evet, tüm dünya bu olaya şaşırdı, ancak Çerkesler başka bir neden ötürü şok oldu: barış ve dostluğa yönelik olan dünya oyunları için seçilen bölge, Çerkes Soykırımının gerçekleştiği, Çerkeslerin özgürlük mücadelesinin son direnişlerinin noktasıydı, Çerkes halkının üzerinde zafer geçidinin yapıldığı yerdi. Aynı zamanda, Olimpiyat Oyunlarının, topraklarından kovulan ve bugüne kadar tarihi vatanına dönme hakkını alamamış olan Çerkeslerin trajedisinin 150. yıl dönümünde yapılacak olması da tuhaf.
Bu olayın, Çerkeslerin tepkisini çekmemesi mümkün olamazdı ve tüm bağımsız ulusal sivil örgütler Olimpiyatların bu şekilde yapılmasına karşı çıktı. Ancak şu da açığa çıktı ki; halkımız arasında, atalarının kanı ile sulanmış olan topraklarda, kendi yurttaşlarından başka herkesin yarışmalar yapıp dans edecek olmasından ötürü memnun olan hainler de var. Geçenlerde İnternette Soçi’deki Olimpiyatların Adıgelerce desteklendiğini ifade eden bir ‘bildiri’ yayınlandı. Bildiriyi, saçma girişimleri ile Khase Başkanı İbrahim Yağanov’u gözden düşürmeye çalışan Abhaz Gönüllüler Birliği Başkanı Kazbek Yahogoyev, artık dağılmış olan Kabardey-Balkar Adıge Sivil Örgütleri Koordinasyon Konseyi Başkanı Jilyabi Kalmıkov ve tüm Adıge dünyasında anti-ulusal faaliyetleri ile tanınan Kabardey-Balkar Adıge Khase Başkanı Hafıtse Muhamed imzaladı.
İlk iki isim üzerine dikkatlerimizi vermeyeceğiz, zira birincisi ne yaptığını bilmiyor, ikincisi ise görüş bildirebilecek herhangi bir meşruiyet sahibi değil. Biz, üçüncü ismin, Muhamed Hafıtse’nin portresini çizmek gerektiğini düşünüyoruz.
Önce Sovyetler Birliği KGB’sinin, ardından Rusya Federasyonu FSB’sinin jurnalcisi olarak Hafıtse, periyodik olarak Kabardey-Balkar’ı ziyaret eden diaspora temsilcileri ile görüşür, halkı için çalışan sivil toplum adamı görünüşünde, diasporadan gelen yurttaşlara eşlik eder, daha sonra ise onların her adımı hakkında istihbarat organlarına rapor verir. Bu gerçek, onun el yazısı ile yazmış olduğu ihbar mektuplarının medya ve sivil toplum adamlarının eline düşmesinin ardından herkes tarafından öğrenildi. Bu mektuplarda Hafıtse, ayrıntılı olarak, ziyaretçilere nasıl eşlik ettiğini, onların kimlerle görüştüğünü, ne hakkında konuştuklarnı, nereleri gezdiklerini yazıyor. Misafirlerin konuştuklarını kapı arkasından nasıl dinlediği konusunda detaylar bile veriyor.
Hafıtse, başkalarının başarılarına da çok düşkün. Devlet Akademik Dans Ekibi ‘Kabardinka’ üç defa Ürdün’ün yüksek devlet nişanı (Ürdün Haşimi Krallığı nişanı) ile ödüllendirildi. Kabardey-Balkar milli müzesinde milli eserler sergisi yapıldığında, Hafıtse de oraya koleksiyonunu koydu. Orada ‘Kabardinka’nın ödülleri de yer alıyordu. Serginin ardından, Kabardinka eserler arasında kendi ödüllerini bulamadı. Görgü tanıklarının ifadesine göre, bu nişanları kendi koleksiyonu içinde Hafıtse aldı. Onu yaşı dolayısıyla kimse aramadı ve nişanların verilmesini talep etmedi, ancak herkes bu nişanları Hafıtse’nin aldığını biliyor.
1978’de Kabardey-Balkar’a Türkiye’den Fehmi Bolat (Blanamıh) geldi. 1982’de sürekli yaşamak üzere anavatanına döndü. Onun diaspora Çerkesleri hakkındaki el yazmaları ve fotoğrafları Muhamed Hafıtse tarafından kendi adına, kendisinin çalışmalarıymış gibi yayınlandı.
Muhamed Hafıtse, Kabardey-Balkar Adıge Khase başkanlığına, bu örgütün ülke yönetimince zorla ele geçirilmesinin ardından geldi. O zaman, Kabardey-Balkar devlet başkanı Valeri Kokov’un kararı ile faaliyette olan ‘Adıge Khase’ illegal kabul edildi ve onun yerine kukla ‘Hafıtse-Khase’ kuruldu. Belgelere göre idari kaynaklardan besleniyor görülen Khase’de tek bir kişi çalışıyor. “Beni bu göreve Kabardey-Balkar devlet başkanı atadı ve ondan başka kimse bu görevden alamaz” ve “Ben tek başıma Khase’yim” ifadeleri Hafıtse’ye ait. Onu atayan devlet başkanı öldü. Ortaya çıkan durum şu ki, Hafıtse’yi hayatta olan hiç kimse görevden alamaz. Gerçek halk Khase’sinin ele geçirilmesi esnasında, o zaman üye bile olmayan Hafıtse, Adıge Khase’nin bakanı Valeri Hatıjukov’a olağanüstü kongre için davetiye mektubu göndermişti. Adıge Khase başkanının, yapılacak kongreye Khase dışından biri tarafından görevden alınmak üzere davet ediliyor olması olayın komikliğini bir kez daha gösteriyor. Bu da Hafıtse’nin portresi için bir delil daha sunuyor.
Kabardey-Balkar Adıge Khase başkanlığı görevinde Hafıtse, kendisini Çerkes halkının birleşmesine açık bir düşman olarak gösterdi. 2008’de Çerkesk’teki, Kabardey-Balkar, Karaçay-Çerkes ve Adıgey’in birleştirilerek bir Çerkes bölgesi oluşturulması gerektiğinin ilan edildiği birinci halk kongresinin ardından bu ‘toplum adamı’ bir açıklamada bulundu ve ‘şu anki durum bizi tatmin ediyor ve herhangi bir birleşme söz konusu olamaz’ dedi. 2010’da nüfus sayımı hazırlıkları döneminde, tüm Adıgelerin tek bir Çerkes halkının parçaları olduğu yönündeki bilimsel kabule rağmen Hafıtse, Kabardeylerin ayrı bir halk olduğunu iddia etmeye devam etti ve milliyetin ‘Çerkes’ olarak yazılmasına gerek olmadığını belirtti.
Çerkes dilinin ve kimliğinin korunması ile ilgili olarak Türkiye’de Çerkes sivil toplumumun mitinginin ardından Hafıtse, yurttaşlarının taleplerine karşı çıkarak diğer halk ve devletlerin çıkarlarını, kendi halkının çıkarları üzerinde tuttuğunu gösterdi. Kısa bir süre önce imzalanan ‘bildiri’ de bu tezi doğrulayan yeni bir gelişme.
Yukarıda ifade edilenlere bağlı olarak şu çağrıda bulunuyoruz:
DÇB yönetimi Nalçik’te olağanüstü kongre yapsın ve Hafıtse’nin bu örgütteki başkan yardımcılığı görevinden ve üyeliğinden alınması meselesini gündeme getirsin;
DÇB üyelerinin her biri kendisi ve DÇB’de temsil ettikleri insanların 2014 Soçi Olimpiyatları hakkındaki düşüncelerini ifade etsin;
Kabardey-Balkar Adıge Khase üyeleri -eğer gerçekten üyeleri varsa- olağanüstü bir kongre yapsın ve Hafıtse’yi bu örgütten ihraç etsin. Adıge Khase’yi Çerkes halkının çıkarları için çalışan bir örgüt haline getirsin;
Tüm Çerkesler internet ortamında, Olimpiyatlar ve yukarıda bahsi geçen ‘bildiri’ hakkında düşüncesini ifade etsin.
Bir sivil toplum adamı, siyaset arenasına çıkıyor ve halk adına konuşuyorsa, en azından halkının düşüncesini sorması gerektiğine, halkın ise kendi adına konuşan kişilerden hesap sorabilmesi gerektiğine inanıyoruz. Halkının kaderine kayıtsız kalmayan, kendi adına yetersiz insanların konuşmasını istemeyen dünyadaki tüm Çerkeslere, DÇB üyelerinden, Hafıtse Muhamed hakkında ve onun Olimpiyatları destekleyen hain ‘bildirisi’ hakkında ne düşündüklerini sormayı öneriyoruz. Böyle bir kişi DÇB çatısı altında kalabilecek midir?
Bir Çerkes atasözü, ‘dostunu söyle, senin kim olduğunu söyleyeyim’ der. Eğer tüm bunlardan sonra DÇB üyeleri, başkan yardımcısı Hafıtse ile çalışmaya devam etmek istediklerini söylerlerse, bize sadece dağıtılmaları talebiyle DÇB binası önünde eylem yapmak kalıyor.
Aşağıda DÇB üyelerinin telefon numaralarını, insanların onlara telefon açabilmeleri ve ne yaptıklarını, neler söylediklerini öğrenebilmeleri için veriyoruz. Bu bilgiler Dünya Çerkes Birliği rehberinde herkesin ulaşabileceği şekilde yer alıyor: http://mcha.kbsu.ru/m_ispolkom1.htm
5 Eylül’de elot.ru’da yayımlanan bu yazı Özlem Güngör tarafından Ajans Kafkas için Türkçeye çevrildi.
*Adige Khekuj-Çerkesya Başkanı.
Abubekir Murzakanov*