Üç belirgin yöne savrulmuş Çeçen ulusunu birleştirmeye yönelik ‘Oslo süreci’ bir iki hamlenin ardından yeni bir bölünmeyle karşı karşıya.
12 Ağustos’ta Çeçen-İçkerya Parlamentosu Dış İlişkiler Komitesi Başkanı Ahyad İdigov, Çeçen-İçkerya’nın ilk devlet bakanı Cohar Dudayev’in eşi Alla Dudayeva ile birlikte Zakayev’i kukla yönetimle pazarlığa oturdukları için 250 bin şehidin anısına ihanetle suçlayan bir bildiri yayımladı. Üstelik bu çıkışı hükümette yer almadıkları halde ‘Çeçen-İçkerya meşru hükümeti’ adına yaptılar. Bildiriye göre Zakayev’in yürüttüğü müzakerelerin amacı "Çeçenya’yı yasadışı yollarla Rusya’nın yönetimi boyunduruğuna sokmaktı." Bildiride Kremlin’in Caharkale’deki kukla rejime yasallık kazandırmayı çalıştığı belirtilip "Bu bağımsız bir devletin topraklarını ilhak etmeye ve Çeçen halkına yönelik işlenen savaş suçlarının sorumlularını temize çıkarmaya yönelik bir girişimdir" deniliyordu. İdigov’a göre 2002’de Zakayev ve Çeçen asıllı eski Duma Başkanı Ruslan Hasbulatov’un başını çektiği Kopenhag’ta ilk Dünya Çeçen Kongresi de esasen Çeçenya’yı Rusya’ya sokma girişimiydi. İdigov, 12 Ağustos’ta Londra’da kararlaştırılan ikinci Dünya Çeçen Kongresi’ni de ‘Anti-Çeçen Kongresi’ olarak niteliyordu. İdigov için Çeçen-İçkerya Parlamento Başkanı Jaloudi Saralyapov da Zakayev’in işbirlikçisiydi. Üstelik ona göre Doku Umarov’un 2007’de Çeçen-İçkerya devlet başkanlığını kendi kendine feshedip Kafkasya Emirliği’ni ilan etmesinin ardından Saralyapov’un görevlendirilmesiyle kurulan Zakayev hükümeti de parlamentonun üçte ikisinin onayı olmadığından meşru değildi.
İdigov’un sözünü ettiği Saralyapov-Zakayev arasındaki derin işbirliğinin de 24 Ağustos’ta gelen bir açıklama ile şarampole yuvarlandığı anlaşıldı; Saralyapov, Zakayev’i Kadirov adına ‘Çeçenya Parlamentosu’ Başkanı Dukvaha Abdurahmanov ile müzakere yürütmek üzere verilen yetkiyi aşıp ‘kukla Kadirov rejimini tanımaya yönelik girişimlerde bulunduğu gerekçesiyle azlettiğini’ duyurdu. Azil kararnamesinde şunlar yazılıydı:
"Çeçen-İçkerya Parlamentosu ile Çeçen-İçkerya Cumhuriyeti Bakanlar Kurulu’nun birlikte düzenlediği toplantılarda, Zakayev katılımcılara Kadirov’un temsilcilerinin Rusya’nın Çeçen-İçkerya Cumhuriyeti’nin bağımsızlığını Abhazya ve Güney Osetya modellerinde olduğu gibi tanınması için bir birlik oluşturulması fikriyle geldiğini açıkladı. Toplantıya katılım sağlayan üyeler bu girişimi destekleyerek, Zakayev’in bu konu çerçevesinde müzakereler yürütmesini kabul etti. Çeçen-İçkerya Cumhuriyeti Parlamentosu’ndan Zakayev’e başka konular için yetki verilmedi. Ancak Zakayev yetkisini aşarak Kremlin’in kuklası olan rejimin yasallığını tanımaya kalkıştı ve böylelikle Çeçen-İçkerya Cumhuriyeti Anayasası’nın 1. maddesini ihlal etti."
Çeçen-İçkerya cephesi böylece paramparça olurken Zakayev’e bir darbe de Rus yanlısı yönetimle sağlanacak uzlaşının ardından silah bırakmaları konusunda arabuluculuk yapabileceğine inandığı Kafkasya Emirliği hareketinden geldi.
‘Kafkasya Emirliği Yüksek Şeriat Mahkemesi’, ‘Zakayev’in kukla yönetimin meşruluğunu tanıyarak İslam’dan çıktığını’ öne sürüp hakkında ölüm fermanı çıkardı. ‘Kadı Anzor bin Eldar Astemir’ imzasıyla yayımlanan kararda, "Zakayev’in demokrasi dinine inandığı, laikliğe çağırdığı ve Allah’ın şeriatı yerine insanların koyduğu kanunları tercih ettiği için zındık olduğu" öne sürülüyor ve şu ferman buyruluyordu: "Mahkeme bu mürtedin öldürülmesinin bütün Müslümanlara bir görev olduğuna hükmetmiştir."
Fetvanın Umarov’un e-posta yoluyla yaptığı talep üzerine verildiği de not ediliyordu. Direnişin formatını tamamen değiştiren Umarov cephesinin bu tepkisi beklenmedik değildi. Zakayev’in de 2007’de Kafkasya Emirliği’nin FSB’nin komplosu olduğu yönündeki iddiasından sonra kimse Umarov’dan Zakayev için muhabbet ve anlayış beklemiyor. Zakayev’i asıl sıkıntıya sokan Çeçen-İçkerya cephesi. Zakayev, İçkerya tarafından gelen manevralar karşısında geri adım atmayıp 25 Ağustos tarihli açıklamasında kukla yönetimin meşrulaştırıldığı suçlamasını ‘kaba bir iftira’ diye reddetti. Zakayev, Saralyapov’un parlamento üyelerine danışmadan tek başına hareket ettiğini, bu şekilde hükümeti görevden alamayacağını ve kabinenin görevinin başında kalmaya devam edeceğini de vurguladı. Çeçen-İçkerya Parlamentosu’nun Ahyad İdigov, İlyas Ahmadov ve Saralyapov’un başını çektiği üç gruba bölündüğüne de dikkat çeken Zakayev, İdigov’un hükümete karşı iftira, Ahmadov’un vatana ihanet ve Saralyapov’un darbe girişiminden yargılanması çağrısı yaptı.
İşin özü fiilen dağlarda savaşanlar üzerinde etkisinin olmadığını kendisi de kabul eden Zakayev’in, Umarov’a söz geçirme olasılığı sıfırken Çeçen-İçkerya ekibi içinde otoritesini ‘telefon hükümetinin başbakanı’ diyerek reddedenleri teskin etme şansını da son restleşmelerle yitirdi. Zakayev bu süreci tek başına götürüp bir başına kendi kaderini tayin edebilir. Bu kader, çokça dillendirdiği ‘Çeçenya’da siyasi çözüm’ hedefine varmadan Zakayev’e basit bir ‘Caharkale bileti’ olarak da geri dönebilir. Zakayev’in eli boş Caharkale’ye gitmesi kendi açısından siyasi direniş sürecinin sonu olur. Bunun Avrupa’da kalan İçkerya ekibine maliyeti ise siyasi temsil gücünün yitirilmesi olur. Bu işten karlı çıkan Moskova ve Caharkale’deki uzantısı Kadirov olur.
Fehim Taştekin