Moskova/Ajans Kafkas – İnguşlar 1992’de Kuzey Osetya’daki tartışmalı bölge Prigorodni ve başkent Vladikavkaz’da yaşanan çatışmaların kurbanlarını Moskova’da bir gösteriyle andı.
İnguş gençlik birliği Naslediye’nin 16 Kasım’da Griboyedov Anıtı önünde organize ettiği gösteriye ağırlıklı olarak Moskova’da çalışan ya da okuyan yaklaşık 80 İnguş katıldı.
Kuzey Kafkasya’da barıştan yana tavırlarıyla tanınan Savaş Karşıtı Komite ve Savaş Karşıtı Kulüp üyelerinin de destek verdiği gösteride polisin miting alanına kurduğu barikatlar da afişler için panolara dönüştürüldü. Barikatlara son yıllarda Kuzey Osetya’da kaybolmuş İnguş gençlerin üzerlerine ‘Soykırım Kurbanı’ yazılı portreleri asıldı. Ayrıca ‘İnguşlar Rusya kanunlarına göre değil milliyetlerine göre suçlu’, ‘Siyasi metot olarak kışkırtmayı reddediyoruz’, ‘İnguşları evlerine döndürün’ yazılı pankartlar açıldı. Savaş Karşıtı Komite üyesi Tatyana Monahova, 31 Ağustos 2008’de gözaltında öldürülen hukukçu ve muhalif yayıncı Magomed Yevloyev’in portresinin yanında dururken yoldan geçenlere ‘Prigorodni bölgesinin yalan ve doğruları’ başlıklı broşürler dağıtıldı.
İnsan hakları savunucusu Halida Hamidullina gösterideki konuşmasında "Oset-İnguş anlaşmazlığının kökleri, Stalin’in emriyle sadece İnguşlar değil, diğer Müslüman halkların (Kırım Tatarları, Çeçenler, Karaçaylar, Balkarlar) Kazakistan, Orta Asya ve Sibirya’ya sürüldüğü 1940’lı yıllara dayanıyor. İnguşlar şimdi Prigorodni diye adlandırılan bölgeden sürüldüler. Burası Stalin tarafından bir çırpıda Kuzey Osetya’ya verildi. Oset halkı burada mevzu bahis değil, bunu yönetim yaptı. 1956 rehabilitasyonu formaliteydi, yönetim evlerinden sürülenlerin geri dönüşü için kesinlikle bir şey yapmadı. Ve sonunda İnguşlar, bir şekilde topraklarına döndükten sonra ikinci kez 1992’de yine sürüldüler" dedi.
Hamidullina, kendisi de dahil sürülen tüm İnguşların evlerine döndürülmesini talep etti.
Sovyet dönemi siyasi tutuklularından Yelena Sannikova ise, SSCB dönemi ve sonrasında binlerce kişinin ölümüne neden olan Yukarı Karabağ, Güney Osetya, Abhazya, Transdinyester, Tacikistan, Çeçenya’da yaşanan sorunlara değinip "Bu sönmeyen bir acı. Bu halen var olan ve yenmemiz gereken bir trajedi. Hem Ruslar, hem İnguşlar, hem Çeçenler, hem Osetler… Halklar arasında güvensizlik olmamalı. Barış isteği insanların ortak iradesi olmalı. Geçmişinin bilincine varmak lazım. 1992 trajedisi hakkında her şey söylenmedi. Olabildiğince daha fazla delil toplamak ve kötülüğü yenmek için bunu dile getirmek gerekiyor" dedi.
Naslediye’nin liderlerinden Kala Ahilgov da, “Problemlerimizi unutacağımızı, iddialarımızın olmayacağını, topraklarımıza dönmeyeceğimizi umanlar yanılıyor. Biz kesinlikle döneceğiz ve dedelerimizin yaptığı evlerimizde yaşayacağız" diye konuştu.
Ahilgov taleplerini şöyle sıraladı: “Öncelikli olarak Kuzey Osetya yönetimi İnguşların 1992’ye kadar yaşamış oldukları yerlere dönmesine izin versin. 1992 olayları ile ilgili kapanmış olan dava yeniden açılsın. Bu konuda Rusya Federasyonu Başsavcılığı Soruşturma Komitesi Başkanı Aleksandr Bastrıkin’e bir dilekçe verildi ve yanıtı bekleniyor.”
1992 Oset-İnguş olaylarını Osetler, ‘Kuzey Osetya’ya karşı saldırı’ diye nitelerken İnguşlar, Prigorodni bölgesini İnguşlardan temizleme harekatı olarak görüyor.
Prigorodni bölgesinde İnguşlar ve Osetler arasında 31 Ekim- 6 Kasım arasında çatışmalar yaşanmıştı. Rusya Federasyonu Başsavcılığı’na göre, bu süreçte her iki taraftan 583 kişi öldü, 939 kişi yaralandı, 261 kişi kayboldu ve 1093 kişi rehine alındı. Farklı kaynaklara göre de 30-60 bin İnguş Prigorodni ve Vladikavkaz’ı terk etmek zorunda kaldı ve çoğu İnguşetya’ya yerleşti. KU/ÖZ/FT