Sovyetler Birliği tarihinin en karanlık sayfalarından biri 1943’de Kuzey Kafkasya halklarının zorla sürülmeleridir.
Sürgün kısa bir süre içinde gerçekleşti ve sert bir özellikteydi: Birkaç gün içinde yük vagonlarına yüzbinlerce insan yüklendi ve konvoy halinde Kazakistan ile Kırgızistan’a yollandı. Toplu sürgüne NKVD (SSCB İçişleri Bakanlığı) yöneticileri ‘vatan hainliği’ ve ‘ihanet’i sebep gösterdi. Siyasi sistemdeki derin kriz ve NKVD tarafından sunulan deliller güya ülke yönetiminin zorlu hareketini Alman Nazizm’i ile savaş şartlarında haklı gösterdi.
Kafkasya’da sürgüne maruz kaldılar: Bütünüyle İnguşlar, Çeçenler, Balkarlar, Karaçaylar; kısmen Osetler, Çerkesler (devrimde bitirilememiş aristokrat ailelerin üyeleri) ve Dağıstanlılar. Sürgünden dönüş 1957’de gerçekleşti, rehabilite çalışmaları bugüne kadar devam ediyor. Trajik olayların hatırası Kafkas halklarına bugüne kadar halen canlı, özellikle de tamamıyla sürülen halklarda.
Yaşam, psikolojik ve siyasi seviyede zorla sürgünün sonuçları bugün de etkili, gerçi onlar küçük burjuva tarafından fark edilmiyor ve bürokratlar tarafından alınan kararlar önemsenmiyor. Ancak NKVD tarafından köylerde yakılan ateş dış sükunet altında tütmeye devam ediyor. Hesap halen kapanmadı, kanını izlerini silmek, hele de Kafkasya’da öyle kolay değil. Tüm bunlar Karaçay-Çerkes’de günlük yaşama etkide bulunuyor mu, bu konuda bir araştırma yapan bağımsız gazeteci Karaçay-Çerkes’li Aleksey Karayev ile sohbet ediyorum. (Karayev, İspravnaya’da Rus nüfusun zorla mülklerinden mahrum bırakıldığı ve sürüldüklerine dair bir makaleyi kaleme almıştı. Karayev yazısında “Son 20 yılda Karaçay-Çerkes’den yaklaşık 100 bin Rus gitti. 2002-2008 döneminde Rusların istikrarlı göç süreci ve ülkedeki sayılarının yüzde 33,6’dan yüzde 21,8’e düşüşü gerçekleşti. Bu sürecin devam etmesi halinde 2014’de Karaçay-Çerkes’de Rus nüfusu hiç kalmayacak. Zelençuk bölgesindeki İspravnaya kasabasının hikayesi, vatandaşların kendi yerlerinden baskıyla çıkarıldığı metotları açıkça gösteriyor” demişti. Ajans Kafkas)
Şmuleviç: Bu durumdan ne şekilde haberdar oldunuz, neden bana başvurdunuz ve bu konuda yazmaya neden karar verdiniz? Bu işle nasıl ilgilenmeye başladınız? Onu nereden öğrendiniz ve neden ilginizi çekti?
Karayev: Çünkü Karaçay-Çerkes Cumhuriyeti benim vatanım. Bu konuyla ilgilenmeye başladım, çünkü bu herkesi ilgilendiriyor. Bu durumda sessiz kalmak, dolaylı olarak bu sınırsızlığa katılmaktır. Karaçay-Çerkes Cumhuriyetinde bağımsız gazetecilik araştırması yapmak hayati açıdan tehlikeli. Ülke yönetimi doğruları gizlemek için cinayet işlemeye hazır.
Size başvurdum, çünkü Kuzey Kafkasya konusunda yazıyorsunuz, aynı zamanda ortak tanıdıklarımızın tavsiyesi ile yazdım. Verdiğim bilgiler- İspravnaya kasabası sakinlerinden ve Karaçay-Çerkes sivil toplum adamlarından. Bana başvuruda bulunmuş 150 vatandaşın taranmış imzası var (Onlar elimde-Avraam Şmuleviç), bu imzaları size vereceğim, ancak yayınlanmak için değil. Bu kişilerin isimlerine açıklamamalı, çünkü takip edilmeye başlarlar. Tüm bilgilerin delilleri var. Ülkede durum oldukça ağır, sosyal patlama mümkün. Sabır herkeste tükendi.
– Peki cumhuriyette yönetimin demokratik kurumları nasıl çalışıyor?
– Son on yılda Karaçay-Çerkes’de 4 devlet başkanı değişti, onların hepsi Karaçay idi. Devlet başkanlığı seçimleri güçlü baskı altında gerçekleşti. Özellikle bu baskı Rus nüfusun yoğun olduğu yerleşim yerlerinde hissedildi, seçim komisyonunun Rus üyeleriyle hesaplaşma tehditleri açıktan yapıldı. Amaç her ne yollar olursa olsun ‘kendi’ adamlarını yönetime getirmekti. Yönetimi ele geçirmek, federal ve yerel bütçeden gelen finansal kaynağın kontrolü, ülkenin iç kaynaklarının tek kişi idaresine geçmesiyle sonuçlandı.
İnatçı vatandaşlara kanun dışı önlemler uygulandı: Ailelerin öldürülme tehdidi, görevden atılma, dayak, bilinçli kazalar, baskın ve cinayetler. Karaçay etnokrasisi ‘kurbanların’ kişisel hikayeler serisi Karaçay-Çerkes’de var olan etnik krizin derinliğini gösteriyor.
– Somut örnekler getirebilir misiniz?
– Kısaca söyleyecek olursak, ülkenin Karaçay yönetiminin etnokrat sistemiyle yönetim yıllarında İspravnaya kasabasındaki vatandaşlar mülkiyetlerinin tamamına yakınını yitirdi.
Başta her şey mükemmeldi. Kasaba sakinlerinin pay katılımıyla gayrimenkuller inşa edildi; süt fabrikası, fırın, değirmen, alçı fabrikası vs. Hızla gelişen ekonomi Stavropolgazprom başkanı Raul Araşukov ve yardımcısı Ali Nazbiyeviç Tambiyev’in ilgisini çekti. Birkaç defa, eski kolhoz başkanı, daha sonra ‘İspravnaya’ AKH’nin müdürü Strigin Aleksey ile kolhozun reorganizasyonu için görüştü, ancak Strigin her seferinde reddetti. Bunun ardından tehdit edilmeye başladı, defalarca hayvanlar çalındı. 24 Eylül 1997’de Karaçay köyü İliç yakınlarında Strigin ve şoförü ortadan kayboldu. 13 yıl geçti hiçbir haber yok.
– Karaçay-Çerkes’de resmi mercilere, federal organlara ve Duma’ya başvurdunuz mu?
– Hayatımda defalarca güvenlik organlarına, savcılık ve diğer mercilere başvurdum, ancak Karaçay-Çerkes’de adalet için mücadele mümkün değil.
– Karaçay-Çerkes’de Rus nüfusun ne gibi örgütleri faal ve pozisyonları nedir, bu konuda Kazak örgütlerin yaklaşımı nedir?
– Rus ve Kazak örgütleri şu anda Karaçay-Çerkes Sivil Örgütler Koordinasyon Konseyi’ne katıldı. Yaklaşımları basit: ülkede rahat yaşamak, çalışmak ve gelişmek. APN/ÖZ/FT
31.03.2010
Avraam Şmuleviç