İşte birkaç aydır Dağıstan’ın Karabudahkent ilçesinde, yerel güvenlikçilerin Magomedali Vagabov adına bağladıkları ‘orman’ gruplarının etkisiz hale getirilmesine bağlı önleyici tedbirler devam ediyor.
Geçen hafta Vagabov ve grup üyelerinin çoğunun köyü olan Gubden’de, Terörizm Koordinasyon Konseyi çıkış toplantısı yaptı. Dağıstan Savcısı İgor Tkaçev başkanlığında büyük bir silovik grubu orada yürütülen çalışmalar hakkında bilgi aldı.
Dağıstan Cumhuriyeti İçişleri Bakanlığı Ekstremizmle Mücadele Merkezi Başkanı Ahmed Kuliyev, ajanların aktif olarak bölge gençlerini yeraltı örgütüne topladıklarının altını çizdi. Burada dini akımın ekstremist kanadına çok radikal 47 taraftar kayıtlı bulunuyor. Ama güvenlikçiler sayılarının daha fazla olduğunu ve sayılarının sürekli arttığını iddia ediyor. Kuliyev “Benim başkanlığını yaptığım birliğin amacı sakallı olan kişileri tespit etmek değil. Kim nasıl isterse öyle ibadet etsin. Bizim görüş alanımıza, eline silah almaya hazır olan, açıkça ve aktif olarak İslam’a yabancı fikirlerin propagandasını yapan, gençleri kendi ağlarına çekenler giriyor” dedi.
Karabudahkent ROVD (İçişleri İlçe İdaresi) Başkanı Gacimurad Bekeşev’in ifadesine göre, birkaç gün önce Müslümanlar Karabudahkent imamından polis olarak çalışmanın mümkün olup olmadığını sordular. Cevap tek bir kelimeydi, ‘hayır’. Elbette bu resmi din idaresinin tavrı değil, ama eğer onun tek bir temsilcisi bile böyle bir açıklama yapıyorsa, bu sadece polisin kendisine değil yürütülen tüm çalışmalara da zarar verir. Bekeşev “Poliste şu anda prensipli insanlar çalışıyor, eğer onlar yok edilirse, onlar daha sonra size ulaşacaklar temin ederim” dedi. Ve ekledi: “Gubden’de insanlar sadece ormana gidenlerden nefret ettiği için öldürüldüler. Nefret ettiler çünkü onlar İslam’ı tepetaklak ettiler. Birçokları da onların bu yola din için, Allah için değil para için koyulduklarını da biliyor.”
Aynı zamanda yerel medya organları güvenlikçilerin kaba muamelelerinin olduğu konusunda bilgiler de veriyor. Gazetelerden birine, Dağıstanlı siloviklerin çalışma metotlarının öfkelendirdiği Karabudahkent ilçesi Dorgeli köyünden bir vatandaş başvuruda bulundu. Bu vatandaşın ifadesine göre, evine silahlı ve maskeli kişiler baskın düzenledi ve hiçbir açıklamada bulunmadı. Kendisi ve ev halkına gelenler sanki suçlularmış gibi kabaca konuştular. Bu vatandaşın kendisi de ekstremist ve teröristlere karşı, kanunlar çerçevesinde olduğu müddetçe evinde on aramaya daha da razı. Ancak bu tür ‘çalışma’ insanları sadece güvenlik oranlarına karşı akort ediyor düşüncesinde.
Ama din ardına saklanan ekstremistler sadece köylerde ve ormanda mı var? Şehirlerde de gençlerin bir bölümünün dini cehalete dayalı genel mantalitesi var. Bazı durumlarda bu mantalite kriminal karaktere dönüşmeye başlıyor. Birkaç rock konseri toplu kavgaya dönüştü bile. Kendilerini ‘ doğru Müslümanlar’ olarak tanıtan gençler acımasızca müzisyenleri dövdüler, hatta ‘cehennem ve şeytan müziğini’ dinledikleri için izleyicileri de dövdüler. Gerçi Dağıstanlıların bazıları bu gençlerin İslam’dan uzak olduğuna ve din ile basit küstahlıklarını kapattıklarına inanıyor. ÖZ/FT
Mahaçkale’dan Gazi Gasayniyev’in Sknews.ru’da çıkan yazısını Ajans Kafkas’tan Özlem Güngör Türkçeye çevirdi.
Gazi Gasayniyev