Kuzey Kafkasya’da 1918 Ruhunu İhya Edebilmek
Kuzey Kafkasya’da birlik hareketi 11 Mayıs 1918 tarihinde “tek devlet” aşamasına geçmişti. Bu tarihî birleşmenin anısına İstanbul’da “100. YILINDA KUZEY KAFKASYA CUMHURİYETİ ULUSLARARASI SEMPOZYUMU” düzenlendi. İlk oturumda konuşan Altay Göyüşov (Azerbaycan), Ahmed Murtazaliev (Dağıstan) ve Aslanbek Marzey’in (Kabardey-Balkar) tebliğlerini geçen haftaki yazımda özetlemiştim.
Kafkas halklarının birlik ve beraberliği düşüncesine fikirleri ve faaliyetleriyle katkı yapan şahsiyetler adına Yılmaz Nevruz, Sefer Ersin Berzeg, Ahmet Hazer Hızal’a bizzat, merhum Osman Çelik ile merhum Aydın Turan’a ise aileleri aracılığıyla şükran plaketlerinin takdimiyle başlayan ikinci oturumda üç konuşmacı tebliğ sundu. Oturum öncesinde selamlama konuşması için sahneye davet edilen Ruslan Ğuaşe, Şapsığya’daki faaliyetleri ile açlık grevi sonrasında gördüğü tedavi hakkında bilgi vererek İstanbul’da kendisine gösterilen sıcak alaka ve tedavi desteği sebebiyle duyduğu büyük memnuniyeti dile getirdi.
Tüm Kafkas Halklarının Katılımıyla Bir Devlet Kurabilmek
Moderatör Ahmet Yusuf Özdemir’in ilk sözü verdiği Prof.Dr. Hacı Murad Donogo, özellikle Kuzey Kafkasya Cumhuriyeti’nin sembol isimlerinden olan Necmeddin Gotsinski ve Haydar Bammat üzerine çok sayıda eser vermiştir. (1). “Dağlılar Cumhuriyeti Tarihinden Değerli Bir Belge” başlıklı tebliğinde Donogo; Dağlı Halklar Birliği Cumhuriyeti Meclisi’nin çalışmalarını izleyen ressam Yevgeniy Lansere’nin resmettiği Meclis üyelerini sırasıyla tanıttı: Başbakan Pşımafe Kotse (Kabardey, 1883–1968), Ulaştırma Bakanı Adil-Girey Daidbekov (Kumık, 1873–1946), İçişleri Bakanı Prens Raşidhan Kaplanov (Kumık, 1883–1937), Maliye Bakanı Vassan Giray Cabağı (İnguş, 1882–1961), Kuzey Kafkasya Müftüsü Necmeddin Gotsinskiy (Avar, 1865–1925), Milli Eğitim Bakanı Nur-Magomed Şahsuvarov (Azeri), Meclis Başkanı Zubair Temirhanov (Kumık, 1868–1952), Meclis Üyesi Danial Apaşev (Kumık, 1870–1920). Dağıstan Vilayeti’nin başkenti Temir-Han-Şura’da 20-25 Ocak 1919’da gerçekleştirilen parlamento toplantılarını resmeden Lansere’nin tablolarında, sıkıyönetim sebebiyle Meclis oturumlarına katılamayan Kabardey, Balkar ve Karanogay temsilcileri yer almamaktadır.
İkinci oturumun ikinci konuşmacısı Boris Magomet Harsiev, İnguş sürgünü esnasında 1953’te Kazakistan’ın Karaganda bölgesinde dünyaya gelmiş olup halen İnguş Araştırmaları Enstitüsü’nde Etnoloji Bölüm Başkanlığı yapmaktadır. “Birleşik Kuzey Kafkasya ve Dağıstan Dağlıları Birliği” başlıklı tebliğinde Harsiev, özetle şu hususları anlatmıştır:
“1 Mayıs 1917’de Vladikafkas’da Kafkasya Halkları I. Kurultayı’nın açılışı yapılmıştır. Kurultay’a on gün boyunca 400 ila 3000 arası delege ve çok sayıda konuk katılmıştır. Kurultay’da Birleşik Kafkasya Dağlıları Birliği’nin kuruluşu ilan edilmiş, Anayasa kabul edilmiş, yürütme organları seçilmiş ve Kafkasya halklarının gelişiminin öncelikleri belirlenmiştir.
Masrafını Çermoyev’in üstlendiği kurultaya Devlet Duması’ndan ve bölgelerden temsilciler ile müftüler de katılmıştır. Kurultayın hedefini Divanı üyesi Kumuk prensi Raşidhan Kaplanov şöyle tanımlamıştır:
“Birliğimizin amacı öncelikli olarak tamamen savunmadır. Biz diyoruz ki, birimize dokunan, herkese dokunmuş olacak ve bunu haklarımıza tecavüz sayıp, kimseye izin vermeyeceğiz. Taleplerimizin fiilen yerine getirilmesi için çabalamalıyız. Bu bağlamda Birliğimiz taarruza yöneliktir. Bu, birini tehdit ettiğimiz anlamına gelmez; kesinlikle hayır; biz ancak ortak taleplerimizin yerine getirilmesi için çabalamak istiyoruz. Ayrıca her kabilenin kendi geleceğini belirleme hakkı saklı kalacaktır. Birlik bu anlamda hiçbir baskı yapmayacak, sadece, her kabilenin hayati önem taşıyan hedeflerine ulaşma imkânını sağlamaya çalışacaktır. Bunun yanı sıra Birliğimiz, Genel Kafkas Müslüman Birliği’nin üyesidir. Bununla birlikte, dinî inanç olarak bölünmüş hiçbir etnik grubu unutmamalıyız. Birliğimize ancak Müslümanların üye olabileceği şeklinde şart koşmamalıyız. Bilindiği üzere Osetinler kısmen Hıristiyan’dır, fakat dağlıdırlar ve onların çıkarları bizim çıkarlarımızdır.”
Müslümanların Birlik ve Beraberliği İçin Kesintisiz Çaba Sarfetmek
Sempozyuma Kuzey Osetya’dan katılan İslambek Marzoev; “Dağlılar Cumhuriyeti Devlet Organlarında Osetinler” başlıklı tebliğinde özetle şu vurguları yapmıştır:
“11 Mayıs 1918’de Osmanlı ve Almanya ile ittifak içinde RSFSC’den bağımsız Dağlılar Cumhuriyeti’nin kurulduğunu ve Rusya’dan ayrılacağını ilan etmiştir. Yeni oluşuma Dağıstan, Çeçen-İnguşya, Osetya, Kabardey, Karaçay-Balkar, Abhazya ve Adıgey dâhil olmuştur. Cumhuriyet’in sınırı Karadeniz’den Hazar denizine kadar uzanarak, 260.000 km2 alanı kapsamıştır. Başkent olarak Temir-Han-Şura (Buynaksk) seçilmiştir.
İkinci Dağlılar Cumhuriyeti Hükümeti’ne Birinci Dağlılar Cumhuriyeti Hükümeti’nin eski üyeleri ile Tersk-Dağıstan hükümeti üyelerinden bazıları dâhil olmuştur: Başbakan olarak Abdulmecit Çermoy seçilmiştir. Parlamento Başkanlığına Vassan Giray Cabağı getirilmiştir. Bakanlıklarda Kuzey Kafkasya’nın tüm halklarından temsilciler bulunmuştur: Dışişleri Bakanı olarak Haydar Bammat seçilmiş, bakanlar Pşımaho Kotsev, Aslanbek Butayev, Raşidhan Kaplanov, Zubair Temirhanov, Basiat Şahanov, Ahmet Tsalikov, Nuh Bek Tarkovskiy, Alihan Kantemirov, Aytek Namitok ve diğerleri…
Yeni hükümet Türkiye tarafından hukuken, Bulgaristan, İngiltere, Almanya, Avusturya-Macaristan, Polonya, Gürcistan ve Azerbaycan tarafından fiilen tanınmıştır. Dağlılar hükümetinde Osetya’yı İzmail Vasilieviç Baev, Elbizdiko Tsopanoviç Britaev, Aslanbek Savkudzoviç Butaev, Ahmet Uvajukoeviç Dudarov, Alihan Hadohçikoeviç Kantemirov, Ahmet Tembolatoviç Tsalikov temsil etmiştir.
Hukukçu Ahmet Tsalikov, Müslümanların Ulusal Doğuşu Hareketi’nde de yer alarak kırk milyonluk Müslüman halkların haklarını savunmuş, Müslümanlara kültürel özerklik istemiştir. Müslümanların birleşmesi için büyük çaba harcamış ve Denikin’e karşı mücadele edilmiştir. Önce İstanbul’a, ardında Çekoslovakya’ya ve nihayet Polonya’ya gitmiştir. 2 Eylül 1928’de Prag’da vefat etmiştir.”
Zalime Karşı Mazlumun Yanında Yer Alabilmek
Moderatörlüğünü deruhte ettiğim üçüncü oturumun ilk konuşmacısı Lale Çamagua, uzun süre “Abhazya Devletbaşkanlığı Kuzey Kafkasyalı Gönüllülerle İlişkiler Danışmanı” sıfatıyla çalıştı. “Abhazya Halkının Vatan Savaşında Gönüllü Hareketinin Rolü: 1992-1993” başlıklı tebliğinde Çamagua, Ağustos 1992’de Gürcistan’ın Abhazya’da hakimiyet kurmak için “Meç (Kılıç)” kod adıyla başlattığı savaşta Yuri Musa Şenibe başkanlığında kurulan Kafkas Halkları Konfederasyonu’nun (KHK) hayati desteğini anlattı. Diyasporada ve tüm Kafkas Cumhuriyetlerinde kalabalık mitingler yapılarak “Abhazya’yı yalnız bırakmayacağız.” mesajının güçlü şekilde verildiğini ve 19 Ağustos’ta Çerkesk’te yazılan yemin metnine tüm Kuzey Kafkasya cumhuriyetlerinde gönüllülerin sahip çıktığını anlatan Çamagua, Kabardey’den Sosnaliyev Sultan, Kalmık Yura, Hatıjıko Valeri ve Nalow Zawur, Adıgey’den Hoade Adam, Çeçenistan’dan Şamil Basayev gibi toplum önderlerinin Abhaz bağımsızlık savaşına büyük destekler verdiğini hatırlatarak 1992 yazında Abhazya’da 1918 ruhunun yeniden yaşandığını anlattı.
Kuzey Kafkasya cumhuriyetleri yanında Türkiye ve Suriye’den de gönüllülerin geldiğini, bunların bir kısmının savaşta canlarını verdiğini anlattığı tebliğini “Kafkasya’daki dostlarımız ayağa kalktığında kurtulacağımızı anlamıştık, Kafkasya da bir gün elbette yolunu bulacaktır…” dizelerinin yer aldığı Abhazca bir şiirle tamamlayan Çamagua gönüllülerle ilgili şu detayları paylaştı:
“Askerî harekâtlara iki binin üzerinde gönüllü katılmıştır. 50’den fazlası “Abhazya Kahramanı” unvanına layık görülmüş, 247’si “Leon Nişanı”, 623’ü “Cesaret” madalyası ile ödüllendirilmiştir.
Abhazya’nın özgürlüğü için hayatlarını feda edenlerin anısını ebediyen korumak maksadıyla Abhazya 15 Ağustos tarihini 2013 yılından bu yana “Gönüllüler Günü” olarak kutlamaktadır.”
Sekizinci tebliği sunan Danimarkalı akademisyen Lars Funch Hansen, “Jeopolitik Perspektiften Kuzey Kafkasya Cumhuriyeti’nin 100. Yıl Dönümü” başlıklı tebliğinde, Kafkasya’ya giderek KHK yöneticileriyle görüştüğünü, mitinglere katıldığını, farklı etnisitelerin başarılı işbirliğinin görüldüğü Kuzey Kafkasya’da çeşitli sebeplerle kalıcı bir devlet kurulamadığını, KKC temsilcilerinin Paris Konferansı’na katılmakla birlikte jeopolitik oyunlarda bir sonuç alamadığını anlattığı tebliğini şu şekilde tamamladı:
“Etnisite kategorisinin sürekli uygulandığı ulus-devlet çağında yaşıyoruz. Kuzey Kafkasya Cumhuriyeti’nin özgürce gelişmesine izin verilseydi başarılı olabilirdi. Rusya gibi bir komşu devlet tarafından yenilgiye uğratılan Kuzey Kafkasya’da sömürge karşıtı ulusal girişimler bitmiş değildir. Rus makamları neden bölgedeki yerli halkların haklarından kaçınma konusunda mücadele ediyor? Potansiyel meşrutiyetlerinden mi korkuyorlar?”
Arşiv Belgelerine Dayalı Mevsuk Çalışmalar Yürütebilmek
Günün son konuşmacısı Çeçen tarihçi Mairbek Vatchagaev (2), “Fransız Arşiv Belgelerinde Kuzey Kafkasya Dağlıları Birliği” başlıklı tebliğinde; Sovyetler Birliği Ansiklopedisi’nde, sanki böyle bir devlet hiç olmamış gibi KKC hakkında hiçbir bilgiye yer verilmediğini hatırlattıktan sonra özetle şu hususları vurguladı:
“SSCB döneminde bilim adamları gerçek tarihten uzaklaştırmışlardı. Sovyet Rejimi çöktüğünde dalga şeklinde yeni tarih araştırmaları başlamış, doktora tezleri yazılmıştır.
Yaşadığım Fransa’da yıllar önce mezarları gezerken Mirza, Canbulat, Çerkaski vb. isimler dikkatimi çekmişti. Bunları görünce, bizi Fransa’ya bağlayan bir bağ olmalı dedim ve araştırmaya başladım. Binlerce belge buldum. Çünkü çok önemli belgelere rastladım.
Azerbaycan Heyeti’nin Başkanı Topçıbaşı tüm Kafkasyalılar için çok önemli bir şahsiyet idi. Bir sıkıntısı olan ona koşuyormuş Fransa’da. Abdulmecid Çermoyev, Gaydar Bammat, Magomed Cabagiyev, İsmail Şakov gibi liderle yazışmaları mevcut arşivlerde. Kuzey Kafkasya’dan gelip Yabancı Lejyon’a katılan, Fransız Ordusu’nda kariyer yapanlar var. Bu ordunun Suriye’de Golan tepelerinde ilerlemesi esnasında orada kalanlar da olmuş.
Fransız arşiv belgelerinde Kuzey Kafkasya’da her hafta ne olmuş, bunu belgelerden izleyebiliyoruz. Mesela Mustafa Butbay hakkında önemli belgeler var. Kuban’la ve başka yerlerle yapılan anlaşmalar var. Kuzey Kafkasya Cumhuriyeti’ne ilişkin çok fazla dokümanın bulunduğu İngiltere arşivlerinin de araştırılması gerekir. Zira söz konusu ülkenin Kafkasya bölgesinde bulunması ve etkisinin diğer ülkelerle karşılaştırılmayacak kadar büyük olması bunu zorunlu kılmaktadır. Almanya ve İtalya arşivleri de önemli olmakla beraber Osmanlı arşivleri çok önemli belgeler barındırmaktadır. Fransa’daki çalışmalarım bittiğinde İngiltere ve Almanya’da da çalışmayı düşünüyorum.”
Osmanlı Devleti’nin bağımsızlığını tanıdığı ve bir dizi antlaşma yaptığı Kuzey Kafkasya Cumhuriyeti’ne ilişkin Türkiye’de de önemli akademik çalışmalar yapıldığını hatırlatmakta yarar var. (3-4).
İki hafta boyunca özetlediğim dokuz tebliğden açıkça anlaşılmaktadır ki; Kuzey Kafkasya Cumhuriyeti, aradan geçen yüz yıla rağmen hâlâ önemli bir model olarak önümüzde durmaktadır. Bu model oluş Kuzey Kafkasya ile sınırlı da değildir. İslam dünyasının özellikle çatışma yaşayan birçok bölgesi için de incelenmeye ve ders alınmaya değer bir özelliğe sahiptir.
Çerkes Dernekleri Federasyonu, Kafkas Vakfı, Birleşik Kafkasya Derneği, Oset Alan Kültür Derneği, Apsuvara Grubu, KİARAZ ve KAFKASDER işbirliğiyle tarihî bir şahitlik ödevinin yerine getirildiği, bu vesileyle Kuzey Kafkasya Cumhuriyeti liderlerinin bize devrettiği 1918 ruhunun yeniden yaşatıldığı “100. Yılında Kuzey Kafkasya Cumhuriyeti Uluslararası Sempozyumu”na birikimiyle, emeğiyle, maddi ve manevi desteğiyle katkı verenlere, uzaktan ve yakından gelerek altı saat boyunca sempozyumu büyük bir dikkatle izleyen katılımcılara şükranlarımı sunuyorum.
Kaynaklar:
1)“Aholgoh” isimli süreli yayını da çıkaran Donogo, Kafkasya tarihine ilişkin çalışmalarını gazavat.ru isimli internet sitesinde paylaşmaktadır.
2)2012 yılında yayın hayatına başlayan “Caucasus Survey” isimli uluslararası derginin genel yayın yönetmenliğini yürüten, 2009-2015 yılları arasında “Prometheus” isimli online derginin editörlüğünü yapan Vatchagaev, 2001 yılından bu yana chechen.org internet sitesinin editörlüğünü de yürütmektedir.
3)Enis Şahin; Trabzon ve Batum Konferansları ve Antlaşmaları, Türk Tarih Kurumu Yayınları, Ankara 2015, 250 s.
4)Nail Sönmez ve Orhan Doğbay; Birleşik Kafkasya İdealine Adanan Ömür: Aydın Turan; Kafkas Vakfı Yayınları, İstanbul 2018, 544 s.
Birimize dokunan hepimize dokunmuş sayılacak işte Kafkasyalılık ruhu bugün de bu olmalı