Kuzey Kafkas Cumhuriyeti Dağıstan, bazıları zengin ailelerden dokuz tıp öğrencisinin dağlardaki İslamcı militanlara katılmasıyla dehşete düşmüş durumda.
Dağıstan İçişleri Bakanlığı, kasım ayında dört ailenin oğullarının kaybolduğunu kendilerine bildirdiğini söyledi. Bakanlık daha sonra dokuz genç erkeğin ortadan kaybolduğunu doğruladı. Yetkililere göre gençlerin evinde yapılan aramada şiddet ve terör içerikli yayınlar ile bomba yapımı için kitapçıklar bulunduğunu açıkladı.
Kaybolan gençlerden şimdiye kadar haber alınamadı; fakat yetkililer gençlerin militan gruplara katıldığından emin olduklarını belirtiyorlar. (Gençler daha sonra polis karakolunda ortaya çıktı. Polise göre gençler haklarında direnişçi olduklarına dair bir ihbar olduğunu öğrenince korkudan gizli bir yerde saklanmış-Ajans Kafkas’ın notu)
Dokuz gençten dördünün bir yıl önce Dağıstan Tıp Akademisi’nde atıldığı ama ailelerinin bundan haberdar olmadığı ortaya çıktı.
Kaybolan gençleri tanıyanlar onların terbiyeli, çalışkan ve dindar Müslümanlar olduğunu söylüyor. Eğer doğrulanırsa, dokuz öğrencinin kaçışı militan gruplara son yıllarda olan en büyük genç katılım olur.
On yıldan uzun bir süredir Dağıstan, güvenlik güçleri ve yüksek dağlar ile Mahaçkale apartman blokları arasında mekik dokuyan militanlar arasındaki düşük yoğunluklu savaştan sıkıntı çekiyor. Geçen hafta parlamento başkanvekili ile Yüksek Mahkeme başkanvekili suikast sonucu öldürüldü.
İçişleri Bakanlığı konu hakkındaki görüşünü sunmak için yuvarlak masa toplantısı düzenledi.
Bakanlık sözcüsü Mark Tolçinski bu yıl meydana gelen çatışmalarda 31 polis memuru ile 53 “yasadışı silahlı örgüt” üyesinin öldürüldüğünü söyledi.
“Militanlar arasında bulunan herkesin tehlikeli bir ‘şeytan’ olduğunu söyleyemeyiz” diyor sözcü.
Bakanlığın Kriminal Araştırmalar Bölümü Başkanı Badrudin Şahmuradov ise “Bugün bile yeni insanlar ortalama yaşları 20 ile 25 arasında değişen isyancı saflarına katılıyor. Her etnik gruptan, cumhuriyetin her bölgesinden ve her gelir grubundan insan ormanlara kaçıyor” diyor.
Şahmuradov’a göre İslamcı gruplara katılan en radikal üyeler toplum içinde kendilerine uygun bir rol bulmayan veya bulamayan gençlerin olduğunu belirtiyor. Ona göre diğerleri sorunların kaynağı olarak başka insanları gören iyi eğitimli “asker romantiklerdir.”
Şahmuradov sözlerini şöyle tamamlıyor: “Militanlar arasında üniversite öğrencileri ve mezunları var. Bazı ideolojik kılavuzların doktora eğitimleri bile olabilir.
Fakat eğitim düzeyleri öldürmeye ve bombalama eylemi düzenlemeye engel değil. Yakalandıklarında kendileriyle yapılan konuşmalar onların İslam’a çok uzak olduklarını ve en temel dini konularda bile bilgisiz olduklarını gösteriyor.”
Dağıstan’da sık sık düzenlenen “özel operasyon”larda güvenlik güçleri önce evi veya apartmanı çembere alıyor, sonra kuşatma altına alıyor ve son olarak içerdeki şüphelileri öldürüyor. Öldürülenlerin çoğunluğunun 18 yaş civarı olması halk arasında rahatsızlığa sebep oluyor.
Haziran 2006’da Mahaçkale’de kuşatılan bir apartmanda bulunanların çoğu öldürüldü.
IWPR’nin içerde bulduğu bir video kasette apartmanda otomatik silahlarını temizleyen gençler Dağıstan yetkililerine karşı çıkmayan “korkak” Müslümanları aşağılıyordu. Başka bir grup da ormanda silahlarını sallayıp tekbir getiriyordu.
Militanları destekleyenler sadece özgürlük ve geleneksel dinin devletle ve gelenekle çok iç içe geçtiğini söyledikleri baskıcı bir devlette gerçek İslam için savaştıklarını söylüyorlar.
“Bu gençler sadece Dağıstanlı Müslümanlar gibi davranmadıkları için ölüme mahkum ediliyor” diyor radikallere sempati duyan Hasavyurt’tan bir genç adam.
Adam şöyle devam ediyor: “Bir gece adamın biri camiye giderken ortadan kayboluyor ve sabah Hasavyurt’tan
“Daha sonra adamın cesedi sanki terörist bir eylem gerçekleştirecekmiş gibi yanında otomatik bir silah, ‘Vehhabi’ (köktenci İslamcı) yayınlar ve bir okul haritasıyla haber konusu yapılıyor. Aynı şey Çeçenya ve İnguşetya’da da oluyor. Hükümet kendi vatandaşlarını ormanlara itiyor. Herkes bir polis devletinde yaşamak istemez.”
Kafa karıştıran başka bir durum da Dağıstan Ekonomi Enstitülüsü’nde okuyan ve polisin bir silah ile yiyecek ve kışlık elbise dolu bir çuvalla ormana doğru kaçarken yakaladıklarını söylediği Kurban isimli adam. Yakalanan adamla konuşan İçişleri Bakanlığı sözcüsü Tolçinski şöyle diyor: “Adama nereye gittiğini sorduğumda ‘Cihada’ diye cevap verdi. ‘Kime karşı cihat?’ diye sorduğumda ‘Polise karşı’ cevabını verdi. Ona neden polisleri öldürmek istediğini sordum ve o da maaşlarının Rus devleti tarafından ödendiği için cevabını verdi.”
Adam babasının Buinaksk’taki yerel hükümet organı için çalıştığını söyledi.
Tolçinski şöyle devam ediyor: “Ben de ona babasının maaşını ödeyenin Rus hükümeti olup olmadığını sordum? Evet dedi. ‘Peki neden babanı öldürmekle işe başlamadın’ diye sordum. ‘Kendi babamı öldüremem dedi.”
İçişleri Bakanlığı Kurban’ın babası radikal bir köktenci olan ve üç yıldır Dağıstan ormanlarında faaliyet gösteren 14 yaşında biri tarafında gruba üye yapıldığını söyledi. Kurban yerel televizyonda militan olarak gösterildiğinde okuduğu enstitüden atıldı. IWPR’nin röportaj için aradığı ama ulaşamadığı Kurban şu anda kendi köyünde yaşıyor.
Kurban’ın hocalarından Nuramat Abduragimov onun radikal İslamcı eğilimini göz ardı etmedi ama Kurban’a karşı herhangi bir cezai soruşturma açılmamasını anladığını söyledi. Abduragimov’a göre eğer Kurban hakkında soruşturma açılmasaydı tekrar enstitüye alınabilirdi. Kurban’ın çalışkan bir öğrenci olduğunu ve her zaman iyi notlar aldığını söyledi. “Alçak gönüllü bir gençti. Hatırlıyorum, derse gelmediği veya geç kaldığı için azarlandığında diğerlerinin aksine kızmazdı” diye ekliyor Abduragimov.
Dağıstan Vatandaşlık Bakanlığı’ndan Rasıl Gajiyev’e göre potansiyel militanları radikal İslamcıların safına katılmasından önce etkilemek için daha fazla çaba sarf edilmeli.
“Okulda veya üniversitede okurken genç bir adam belli bir dönemden geçer. Bizimle konuşur, derslere gider ve dışarıda hepimiz gibidir. Ama bu dönem o genci kaybettiğimiz dönemdir; çünkü ona Vahhabiliğe karşı bir ideoloji sunamıyoruz,” diye ekliyor Gajiyev. AD/FT
Dağıstan Novoe Delo gazetesi muhabiri Revaz Alihanov’un IWPR’a (CAUCASUS REPORTING SERVICE, No. 423, December 13, 2007) yazdığı yazıyı Ajans Kafkas Türkçeye çevirdi.
Revaz Alihanov