Türkiye’de modern resmin kurucusu kabul edilen 1914 Kuşağı’nın önemli isimlerinden Hüseyin Avni Lifij’nin “Çağının Yenisi” adlı sergisi Sabancı müzesinde 12 Ocak 2020’ye dek ziyaretçileri ağırlayacak.
93 Harbi diye bilinen 1877-78 Osmanlı-Rus savaşı sonrasında Kafkasya’nın Kuban Nehri bölgesinden göç eden Çerkes asıllı bir ailenin çocuğu olan Hüseyin Avni’nin sergisi Türk resim tarihi açısından da önem taşıyor. 40’lı yaşlardaki yapıtı olan ve bohem bir ressam olarak kendisini tasvir ettiği pipolu otoportresi Türk resminin en ünlü tablolarından. Resme ve müziğe olağanüstü duyarlı bir kimlik sergileyen Hüseyin Avni’nin resme başlaması ise şimdi Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi adını alan Sanay-i Nefise’nin müdürü Osman Hamdi Bey ile tanıştığı döneme denk geliyor. Osman Hamdi Bey, Avni Lifij’i “sanat hamisi” olarak yorumlanan Şehzade Abdülmecit’le tanıştırarak onun aşama sağlamasına büyük katkı sağlamıştır.
Paris’te Hikmet Onat, İbrahim Çallı, Namık İsmail ressamlara hocalık yapmış olan Fernand Cormon’un atölyesinde eğitim alan Hüseyin Avni, ”Haliç”, ”Eyüp’te Sokak”, ”Sabah”, ”Servili Sokak”, ”Mezarlık” gibi İstanbul’un çeşitli manzaralarını içeren 20 kadar tabloya imza attı. Halife Abdülmecit’in isteği üzerine ”Biat Merasimi” adlı tablosunu yaptı. Abdülmecit köşkündeki ”Çeşme Başında Aşk Dedikoduları” ve Kadıköy Belediyesi için hazırladığı ”Kalkınma” gibi büyük boyutlu eserleri onun dekoratif amaçlı duvar resimlerine olan yatkınlığını gösterdi. 1923’te Sanayi-i Nefise Mektebi’nde süsleme hocalığına getirildi ve bu bölümün gelişmesi için ölümüne kadar büyük çabalar harcadı.
Doğayı görünür yanıyla değil içsel anlamıyla yansıtmaya çalışan Avni Lifij, izlenimci Türk ressamlarının estetiği içinde değerlendirilmesine karşın, anlayış olarak tümüyle farklı bir kişilik göstermiştir. 1990’da Harika Lifij’in vefatıyla yeğenleri Şazi Sirel ve Belkıs Aksoy’a miras kalan bu eserler şimdi ilk kez büyük bir sergiyle halkla buluşuyor.
Kaynak: CHR