Geçen sene Moskova’nın merkezinde patlak veren ırkçı şiddet yüzünden siniri bozulan şehir yönetimi Rusya’nın başkentinde ırkçılıkla mücadele etmek için iyi finanse edilmiş bir kampanya başlattı. 110 milyon rublelik (yaklaşık 4 milyon dolar) kampanyada “Irkçılığı desteklemeyin” sloganlı bir reklam filmi, bir dizi yuvarlak masa toplantısı, web sitesi ve kültürel farklılığı öven 6 adet belgesel var.
Moskova Belediye Başkanı Sergey Sobyanin programı resmi olarak geçen hafta başlattı. Kampanya Sobyanin’in ırkçı saldırılarla mücadelede yeterli önlem almadığı için insan hakları savunucuları tarafından eleştirilen kendinden önceki başkan Yuri Luzhov’un yolundan ciddi şekilde ayrıldığının bir göstergesi.
Politik ve Ekonomik İletişim Ajansı genel müdürü Dmitri Orlov Aralık ayında Kremlin yakınında bulunan Manej meydanında patlak veren ırkçı gösterilerin, yetkilileri ırkçılığın mücadele edilmesi gereken bir sorun olduğuna ikna ettiğini söylüyor.
Orlov “Bana öyle geliyor ki, Manej’deki olaylar ve toleransın arttırılması ve etnik gruplar arasındaki gerginliğin azaltılması ihtiyacı yüzünden yetkililerin kafası karışmış durumda. Bence, amaçlarındaki samimiyetin doğruluğu bu yönde ayrılan fonların miktarı tarafından doğrulanmıştır” dedi.
Moskova Şehir Mahkemesi Nisan ayında Manej meydanınki şiddet olayları ile bağlantılı olan Yasadışı Göç Karşıtı Hareket adllı bir grubu yasaklamıştı.
‘Irkçılık yükselişte’
Eski Albay Yuri Budanov’un 10 Haziran’da Moskova’da öldürülmesinden sonra, yeni bir etnik şiddet dalgasının yayılabileceği korkusu var. 2003’de Bir Çeçen kızı kaçırıp boğmaktan hüküm giyen Budanov milliyetçi grupların gözünde kahraman oldu. 2008’de şartlı tahliye ile serbest bırakılmıştı.
Olay çıkması beklentisinde olan polis Rusya Günü bayramına denk gelen hafta sonu Moskova’nın merkezindeki meydanlarda güvenliği arttırdı. Ayrıca Budanov’un öldürülmesini anma girişiminden düzinelerce milliyetçi gözaltına alındı.
Rus Göçmenleri Federasyonu’nun başkanı Muhammed Amin Macumder yeni ırkçılık karşıtı programa destek verdi ancak Moskova’nın bu konudaki geçmişinin hiç de iyi olmadığının altını çizdi. Macumder “Rusya’nın başkentinde ırkçılık derecesi çok yüksek. Herkes, büyük çapta saldırıların, cinayetlerin ve aşağılamarın meydana geldiğini iyi biliyor. Dahası gençler arasında bilgilendirici bir çalışma yapılmıyor” dedi ve ekledi: “Gençleri kendi milliyetçi organizasyonlarında kullanan kişiler hiçbir sorumluluk almıyor. Moskova yönetimi pasif. Bu aşırıcı organizasyonların cezalandırılması ya da dağıtılması gerekli. Bu arada ırkçılık ve şiddet yükselişte”.
İşe yarar mı?
Etnik saldırıları gözlemleyen Moskova merkezli Sova Center organizasyonunun direktörü Aleksandr Verhovski eskiden yapılan “etkisiz” ırkçılık karşıtı programlardan elde edilen tecrübelerin bu program için pek de iyiyi işaret etmediği uyarısında bulundu. Bununla birlikte şu ana kadar uygulanan hiçbir ırkçılık karşıtı programın yenisi kadar iyi finanse edilmediğini de ekledi.
Verhovski programın başarısının ne kadar iyi uygulanacağına bağlı olduğunu söylüyor, özellikle de 22 milyon rublelik reklam fonunun. Verhovski ayrıca planlanan kampanyanın bazı bölümlerinin işe yararlılığını da sorguladı:
“Bazı fikirler pek iyi değil. Mesela burada sanatsal olaylar ya da bazı kişilerin sanat festivallerini düzenlemek hoşgörülülük için mücadele etmenin bir yolu olarak oldukça yaygın kullanılır. Bunun höşgörü aşamasında pek etkisi olacağını sanmıyorum. Eğer insanlar birini sevmiyorlarsa bunun nedeni o kişinin kötü şarkı söylemesi ya da dans etmesi değil, tamamen farklı şeylerdir.”
Vedomosti gazetesinin yetkilileri kaynak göstererek verdiği habere göre, program farklı kültürlerin tatillerinde organizasyonları destekleme ve ırkçılık karşıtı organizasyonlar düzenleme sözü de veriyor.
Yine Vedomosti’nin haberine göre, yerel yetkililer işverenlerin düşük ücretlerle yasadışı yabancı göçmenleri çalıştırmalarını zorlaştırmayı amaçlıyorlar. Ayrıca yasal göçmen işçilerle irtibata geçip onların Moskova’nın ‘kültürel normları’na adapte olmalarına yardım etmeyi de planlıyorlar.
Geçmişten Kopuş
Güvenlik güçleri iki ay önce Moskova’da ‘yer altı şehri’ diye adlandırdıkları, 110 yasadışı göçmenin yaşadığı bir bomba sığınağını gün yüzüne çıkarmışlardı. Yetkililer göçmenlerin dikiş makineleri için iğne ve bıçak yaptıklarını söylemişlerdi.
Geçen yılın sonunda Sobyanin Moskova’da ‘bir kaç milyon’ göçmen işçinin yaşadığını ve sadece 250 bin kadarının resmi olarak çalışma izni olduğunu söylemişti. Geçen yıl yaklaşık 10 bin yasadışı göçmen Rusya’dan sınır dışı edildi.
Orlov, Sobyanin yönetiminin kendini Lujkov’un göçmenlere karşı olan katı tutumundan uzaklaştırdığını söylüyor: “Sobyanin yönetimde olduğu sürece, kendisi veya valilikteki bir bürokrat tarafından herhangi bir etnik gruba karşı hoşgörüsüz ya da agresif olarak nitelendirilebilecek bir davranışta bulunduğunu duymadım”.
Sova Center’in istatistiklerine göre, bu yıl şu ana kadar ırkçı saldırılarda 11 kişi öldürüldü.
Bu hafta St. Petersburg’da iki ırkçı seri katile verilen ömür boyu hapis cezaları Rusya’nın karşı karşıya olduğu sorunu gözler önüne serdi.
16 Haziran’da Radio Free Europe/Radio Liberty’de yayımlanan bu yazı Cavit Yılmaz tarafından Ajans Kafkas için Türkçeye çevrili.
Tom Balmforth