Sohum/Ajans Kafkas – Abhazya Dışişleri Bakanı Sergey Şamba, Kosova’nın bağımsızlığını ilan etmesine paralel olarak Sohum’un tanınma yönünde ne tür bir açılım yapacağı sorusu gündemdeyken Apsnıpress’te bir basın toplantısı düzenleyip, ülkenin dış ve iç politikadaki önceliklerini anlattı. Şamba, dış politika stratejisini ‘her zaman çok yönlü’ diye nitelerken öncelikli istikametin Rusya olduğunu vurguladı.
Abhazya’nın hiçbir zaman başta Türkiye olmak üzere AB ve diğer ülkelerle ilişki kurmayı ve müzakereyi reddetmediğini belirten Şamba, "Biz diyaloga hazırız” mesajı verdi. Dışişleri Bakanı, Rusya’nın öncelikli olmasının gerekçesini ise “Ekonomik ve siyasi çıkarlar, kültüre dayalı gerçekler ve daha başka birçok şey” diye sıraladı.
‘Er ya da geç tanınacağız’
Şamba, Abhazya’nın bağımsızlığın tanınması konusunda da her şeyin dış politika konjonktürüne bağlı olduğunu belirtip ekledi: "Eğer doğru iç ve dış politika inşa edersek er ya da geç tanınmayı elde ederiz. Bundan şüphesi olan az, konu sadece zaman meselesi."
Birçok siyasinin hemen tanınmanın gerçekleşeceği konusunda şüpheleri olduğunu ancak bunun gelecekte olacağını öngören çok sayıda siyasi uzman bulunduğunu kaydeden
Şamba "Tanınmamız konusundaki kararın alınmasında en önemli ideolojik zemin, demokrasi düzeyidir. Bağımsızlığımıza giden yol uzun. Ekonomik planda ülkemize ilgi duyulması da daha az önemli değil" dedi.
Ekonomik kalkınmanın yatırım ve özelleştirme süreci olmadan mümkün olmayacağını, ancak burada şeffaflık ve istikrarlı bir politikanın önem arz ettiğini anlatan Dışişleri Bakanı, tanınma konusunda Abhazya, Güney Osetya ve Transdinyester’in birlikte hareket etmesini de uluslararası toplumda daha fazla dikkat çekmesi, tecrübelerin paylaşılması ve güç birliğinin artırılması açısından önemsediklerini söyledi.
‘İçerde demokrasi kültürü şart’
Abhazya’nın iç politikasının gelişmesi için de siyasi kültürün inşa edilmesinin şart olduğunun altını çizen Şamba, “Yönetim için mücadele edecek gerçek partilerin kurulmasını desteklemek gerekir. Toplumun siyasi anlamda ‘kutuplaşması’ (rekabet ortamının sağlanması) lazım. Bu olmadan birbirimize doğruyu söyleyemeyiz, yolsuzluk yapanları durduramayız, normal bir toplum olarak var olamayız. Ama çeşitli siyasi bakışlar bizi çatışmaya götürmemeli” tavsiyesinde bulundu. KU/ÖZ/FT