Nalçik/Ajans Kafkas – Kabardey-Balkar’ın Zayuko köyünde öldürüldükten sonra direnişçi olduğu ilan edilen Murat Sijajev’in eşi Marianna Sijajeva, kocasının namaz kılmaya başladıktan sonra güvenlik güçlerinin baskılarına maruz kaldığını ve bu yüzden ormana gittiğini söyledi.
3 Eylül gecesi Zayuko köyü yakınında 26 yaşındaki Sijajev ile İslamey köyünden Hasan Bjambeyev öldürülmüştü. Baksan bölgeler arası soruşturma komitesine göre, Zayuko’da nöbette olan polisler 22 sıralarında köprüde orman tarafından gelen iki kişi gördü. Polisler belgelerini göstermelerini istedi, onlarsa ateş açarak karşılık verdi. Çıkan çatışmada ikisi de öldü. Marianna Sijajeva yerel medyaya bir mektup göndererek eşinin başına gelenleri anlattı: “Biliyorum Murat geri gelmeyecek, ama insanların her şeyin aslında anlatıldığı gibi olmadığını bilmelerini istiyorum. Yaklaşık iki yıl önce eşim Murat Sijajev namaz kılmaya başladı. Bir keresinde sabah altıda evimize maskeli insanlar baskın düzenledi, hiçbir belge göstermeden evde arama yaptı. Kanunsuz hiçbir şey bulamadılar ama yine de Murat’ı alıp götürdüler. Onu götürdüklerinde, görgü tanığı olarak sorgulayacaklarını ve en geç üç saat içinde bırakacaklarını söylediler. Ancak onu ancak iki gün sonra bıraktılar. Kendi ifadesine göre, tüm gece masaya bağlı olarak oturdu. Bu olayın ardından eşim Çelyabinsk bölgesine gitti, orada kalmak istedi, daha sonra bizi çocuklarla götürmeyi istedi, ama o dönemde o Kabardey-Balkar Devlet Üniversitesi beşinci sınıf öğrencisi idi, sınavlar ve tez savunması vardı, geri dönmek zorunda kaldı. Döndükten kısa bir süre sonra cep telefonundan arandı ve Zayuko’da Müslümanların sorguya alındığı söylendi. Evden gitti ve üç ay saklandı. Sebebi o ilk defa sorguya götürüldükten sonra eve çok sayıda çürük ve kırık burunla dönmüştü, altı ay böbreklerinden rahatsız olmuştu. Murat’ın nerede saklandığını sadece biz biliyorduk. Böyle uzun süre devam ettiremeyeceğimizi biliyorduk ve kocamı savcılığa bağlı soruşturma komitesine gitmeye ve kendisinin hiçbir gruba bağlı olmadığını ve rahat bırakılmasını söylemeye ikna ettim. Avukat buldum, Murat ona her şeyi anlattı ve ardından soruşturma idaresine başvurdular. Murat sorgu hakimi tarafından sorgulandı. Sorgu hakimi Murat’a hakkında suçlama olmadığını, ancak ikna olmak için gizlendiği dönemde yalnız başına yaşadığı evde onunla birlikte birkaç gece geçirmeleri gerektiğini söyledi.
Bu konuda her şeyin normal olacağına beni ikna ettiler. Ama bir şeylerin yerinde gitmeyeceğini hissederek, Murat’ın bulunduğu, akrabamızın yazlığına döndüm. Ve şöyle bir tabloyla karşılaştım: Murat’ı üç polis tüfekle çevrelemişti ve şöyle diyorlardı: Ya hemen şimdi bizimler altıncı şubeye gelirsin ya da seni burada öldürürüz ve seni kaçarken vurduğumuzu söyleriz. Avukata telefon açtım, onun müdahalesi sayesinde Murat ile eve döndük. Murat bu olayın ardından annesi ile birlikte Çelyabinsk bölgesi Ust-Katav şehrine gitti, bir müddet sonra da biz de gittik. Yaklaşık sekiz ay geçti ve biz onun arabayla bazı kişiler tarafından takip edildiğini fark ettik. Bu araçlar geceleri bile kiraladığımız evin penceresi yanında duruyorlardı. Korku içinde geçirdiğimiz iki hafta sonrasında takip edildiğimiz şikayeti ile polise başvurduk. Ama polis dilekçemizi kabul etmedi. Yardım konusunda ret cevabı alınca, eşyalarımızı toplamak ve eve dönmek zorunda kaldık, halbuki biz orada yaşamak istiyorduk ve çocukları anaokuluna vermeyi planlamıştık. Eve dönünce Murat Memorial insan hakları merkezine başvurdu ve kanunsuz şekilde takip edilmekten ve hakkında uydurma bir suç ilan edilmesinden, hayatından, sağlığından, aynı zamanda aile üyelerinin can güvenliğinden endişe ettiğini açıkladı. Bunun ardından bir müddet evde bulundu ve her gün maskeli insanların gelip kendisini götürmelerinden, en çok da evin aranması esnasında yasal olmayan bir şeyin eve bırakılması ve kendilerinin de bir şey ispat edemeyecek olmalarından korktu. Öldürülmeden iki ay önce bana St. Petersburg’a çalışmaya gideceğini, belki orada rahat bırakılacağını, burada da onun yokluğunda her şeyin normale döneceğini söyledi. Tüm aile durumu görüşerek biz onun bir müddet gitmesinin uygun olduğuna karar verdik. Bana Murat’ın öldürüldüğü söylendiğinde, bunun olamayacağını, çünkü onun uzaklarda olduğunu söyledim. Şimdi köyde Murat’ın okulu havaya uçurmak istediği söylentileri dolaşıyor, ama bunun yalan oluğunu açıklıyorum. Bizim üç çocuğumuz var, biri Murat’ın ölümünden iki hafta sonra doğdu. Murat’ı ormana sürdüler, ona başka seçenek bırakmadılar.”
Murat Sijajev ve Hasan Bjambeyev’in cesetleri defnedilmek için ailelerine verildi. KU/ÖZ/FT