Kafkaslar için Rus hapishaneleri ‘işkencehane’

Moskova/Ajans Kafkas – Rusya Federasyonu’nda hapishanelerde tutulan binlerce insandan işkence ve kötü muamele şikayetleri geldiği ve mağdurların çoğunluğunun Kafkasyalı oldukları belirtildi.

İnsan hakları örgütleri 10 Şubat’ta Moskova’da düzenledikleri basın toplantısında Rus hapishanelerinde özellikle Çeçenlere hayatı dar eden manzaralara dikkat çekti.

Rusya İnsan Hakları Hareketi Başkanı Lev Ponomarev, tutukluların haklarını savunma vakfına her sene tutuklu ve hükümlülerden uğradıkları işkence ve zulümler hakkında on binlerce şikayet geldiğini, bunlardan çoğunun da Kafkasyalılardan olduğunu söyledi. Sivil Yardım Komitesi Başkanı Svetlana Gannuşkina da, hapishane müdürlerinin bazılarının Çeçenya’daki savaşa katılmış eski askerler olduğuna dikkati çekerek “Bu kişiler Çeçenlerden hiçbir rasyonel amaçları olmadan intikam almaya çalışıyor” dedi.

Rus-Çeçen Dostluk Cemiyeti’nin eski başkanı, ‘Sınırsız İyilik’ adlı sivil hareketin lideri İmran Ejiyev ise, hapishanelerden birinde sabah namazı kılınırken edebe aykırı parçalar çalındığını ve buna tepki gösteren bir Çeçen’in hücreye atıldığını anlattı. Ejiyev’in aktardığı bilgilere göre şu anda Volgograd bölgesindeki LİU-15’de (Tedavi-İnfaz Kurumu) mahkum olarak bulunan Çeçen Zubayr Zubayrayev işkenceye maruz kalıyor.

Ejiyev gazetecilere Zubayrayev’e  yapılan işkenceyi anlatan fotoğrafları da gösterdi. Fotoğrafta Zubayrayev’in yaralarının bağlandığı sargı bezinden irin sızdığı görülüyor. Ejiyev kendisiyle görüştüğü Zubayrayev’in ilave ceza olarak sargısının bir aydır değiştirilmediğini söylediğini belirtti. Ejiyev bu fotoğrafı Zubayrayev ile görüştüğü sırada hapishane yönetiminin izniyle çektiğini, yönetimin mahkumun kendisinin yol açtığı yarayı dikkat çekmek için kopardığını öne sürdüklerini belirtti.
Ejiyev, Zubayrayev’in başının copla dövülmekten şiştiğini, sargısının ise tahammül edilemeyecek şekilde irin koktuğunu anlattı.
Basın toplantısına katılan Zubayr’ın kız kardeşi Malika ise, hapishane yönetiminin insan hakları savucularına şikayette bulunmaya son vermediği takdirde Zubayrayev’i ‘işini bitirmekle’ tehdit ettiklerini de açıkladı.
Malika’nın anlattığına göre, Zubayr Zubayrayev Çeçenya’daki savaş döneminde bir süreliğine mülteci statüsü aldığı Avusturya’da kaldı. Dönüşünden kısa bir süre sonra 2007’de gözaltına alındı. Bir müddet ailesi Zubayrayev’in nerede olduğunu dahi öğrenemedi.
Ağustos 2007’de Zubayrayev güvenlik güçleri çalışanına saldırmak ve silah bulundurmak suçlamasıyla beş yıl hapse çarptırıldı. Kısa bir süre sonra Volgograd’a hapse gönderildi. Kız kardeşi kendisine ulaştığında Zubayrayev, işkenceye maruz kaldığını anlattı. Malika kardeşini ilk gördüğünde yüzündeki şişlikler ve gözlerinin neredeyse tamamen tapanmış olması nedeniyle tanıyamadığını ancak sesinden çıkardığını söyledi.

İnsan hakları yetkilileri hapishane yönetimi, savcılık ve Rusya İnsan Hakları Yetkilisi Vladimir Lukin’e yapılan başvurulardan şimdilik sonuç alamadıklarını ifade etti.

Zubayrayev için Amnesty International (Uluslararası Af örgütü) da devreye girdi. Basın toplantısında Amnesty’nin yaptığı girişim de anlatıldı.
Svetlana Gannuşkina, ‘ Islah ve Yargı Sisteminde Çeçenler’  adlı bir sunum yaptı. Gannuşkina’nın aktardığı bilgiler ise şöyle:
Tomsk şehrindeki 3. Tomsk Hapishanesi’nde silahlı gruba katılmak suçundan 14 yıl hapis cezası almış İslam İsayeviç Taipov sonu gelmez işkencelere maruz kaldığı haberi geldi. Taipov kendi durumunu ancak birlikte yattığı bir başka mahkumu ziyarete gelen yakınlarına rastladıkları herhangi bir Çeçen’e iletmeleri ricasıyla verdiği bir not sayesinde haberdar edebildi. Taipov’un bulunduğu hapishane acımasızlığı ifade eden ‘kızıl bölge’ olarak kabul ediliyor. Ancak Gannuşkina’nın maruz kaldığı işkencelerin bu hapishanenin ününü bile geride bıraktığı söyleniyor. Taipov’un meselesi sonunda Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne ulaştı. Mahkeme davayı görüşmeyi kabul etti. Dilekçesinde Taipov işkence altında alınan ifadelerle mahkum edildiğini anlatıyor. Akrabaları ise Taipov’un dava sonuçlanmadan öldürülmesinden korkuyor. Taipov hapse girdiği ilk gün soyularak üzerine köpek salınmış. Bedeninde halen köpeğin diş izlerini taşıyor. Bu ilk günün ardından hücrede aç olarak 15 gün tutulmuş ve her gün işkence görmüş. Taipov’un yakınları Tomsk’a gidip hapishane müdürüyle görüşmeyi başarmış. Ancak müdür içeride olup bitenlere müdahale edecek durumda olmadığı yanıtını vermiş. İslam’ın akrabası Rustam Taipov’un tutulduğu Nijegorod hapishanesinde de durum aynı. Bu hapishane müdürünün iddiasına göre Çeçenleri baskı altında tutma emri direk Moskova’dan geldi. Müdür aynı emrin ağustostaki savaştan sonra hapishanelerdeki Gürcüler için de geçerli olduğunu öne sürüyor.

Tomsk hapishanesinde bulunan Farid Hayrulayeviç İsrailov’un da işkenceler sonucunda kaburgası kırıldı. Annesinin şikayetinin ardından hapishane müdürü yeniden Farid’in burnunu kırdı. Ardından da İsrailov 6 ay ceza hücresine kapatıldı. Annesi oğlunun yaşadıklarını serbest kalan bir mahkumdan öğrendi. Serbest kalan mahkum sistematik işkenceye maruz kalan Farid’in bir defasında az kalsın havlu ile boğulacağını anlattı.

1977 doğumlu İslam Said Ahmedoviç Batsiyev de, Saratov bölgesine bağlı Pugaçev şehrindeki UŞ-382/4 ıslahevinde tutuluyor. Eşi insan hakları merkezi Memorial’e kocasının hapiste maruz kaldığı acımasızlığı şöyle aktardı: Ona işkence ediyorlar, ibadet etmesine müsaade etmiyorlar, namaz kılabilmek için resmi izin kağıdı göstermesini istiyorlar. Ben onu dövülmüş olarak gördüm, iki sol kaburgası kırıldı, ayağı, başı şişti, sağ böbreği zarar görmüştü, zayıf ve solgundu."
Rusya hapishanelerinde namaz kılanlar genelde düzeni bozmakla suçlanıyor. Bazı hapishanelerde namaz kılmak alenen yasak. Birçok tutuklu domuz etinden yapılmış şeyleri yemeğe zorlandıklarını söylüyor. Bazı hapishanelerde Kur’an bile okumak yasak.

Çeçenya’daki Çeçenler Rusya’nın farklı bölgelerindeki dayanılmaz işkenceler yüzünden tüm tutuklu yada mahkumların Çeçenya yada Kuzey Kafkasya’daki hapishanelere transferini istiyor. KU/ÖZ/FT