Manej’deki olayların ardından Çeçenya Başkanı Ramzan Kadirov, Çeçenlere Rusya şehirlerindeki kitlesel eylemlere katılmayı yasaklamıştı. Geçen hafta Kadirov, Çeçen diasporasına sergiledikleri sakin tutumdan ötürü şükranlarını sunmuş ve Çeçen gençliğine yaptığı çağrının dinlendiğini söylemişti. ancak Caharkale’den bir Çeçen’in anlattıkları meselenin farklı olduğunu gösteriyor. Onlarca gencin saldırılara maruz kalan akrabalarını korumak için Moskova’nın yolunu tuttuğunu anlatan genç şu bilgileri verdi:

“Moskova’da 11 Aralık’ta ve ardından tüm Kafkasyalılar büyük bir tehlikeye maruz kaldı. Üstelik tüm bu dazlak ve ırkçılar sadece yetişkinlere değil okula giden çocuklara da saldırdı. Moskova’da amcam, kuzenlerim, kız ve erkek kuzenlerim yaşıyor, ayrıca birkaç arkadaşım da enstitülerde okuyor. Kafkasyalıları Kızıl Meydan’da acımasızca dövdüler, polis ise yerde yatan Kafkasyalı görünümlü dövdükleri gençlerin yanında fotoğraf çektirirken bile engel olmadı, tekmelediler ve saçlarından kaldırdılar. Kafkasyalılar çocukları okula bile göndermeye korktu, çünkü her an onlara bir saldırı olabilir ve acımasızca dövülebilirler. Arkadaşlarımızla 15 Aralık’ta Moskova’da Kafkasya diasporasının miting yapmaya karar verdiği öğrenince, akrabalarımıza, tanıdıklarımıza ve tüm Kafkasyalılara destek olmak için oraya gittik, ancak bizi terminalde gözaltına aldılar. Benimle birlikte Moskova’ya yedi kişi gitti, ancak bizim gibi onlarca kişi vardı. Yakınlarım ve arkadaşlarımın gerçek bir tehlike içinde olduğunu bilirken tarafsız kalamazdım. Eğer Moskova polisi ve yönetimi şehrin bazı sakinlerini diğerlerinden koruyamıyor veya korumak istemiyorsa, ne yapmak kalıyor? Çıkan sonuç herkesin kendisini koruması. Eğer bugün Çeçen, Dağıstan, İnguş, Kabardey veya bir başkası kayıtsız kalacak ve yurttaşlarının nasıl dövüldüğüne, öldürüldüğüne bakacak olursa, yarın kendisi aynı duruma düşebilir ve ona da kimse yardım etmez. Caharkale, Nazran, Mahaçkale, Nalçik veya örneğin Çerkesk’te yerli gençlerin organize olup Rusları dövdüğünü duymadım. Sadece sizim insanlarımız bu şekilde dövülüyor." 

Kadirov’un Çeçenlere Moskova’daki eylemlere katılmayı yasakladığını duyduğunu belirten genç “Eğer söz konusu benim yakınlarım, şeref ve haysiyet ise prensiplerim doğrultusunda davranmamı yasaklayanın kim olduğu -babam, sülale büyüğü veya devlet başkanı- önemli değil. Ben yine de gerekli düşündüğümü yaparım. Ramzan Kadirov bir taraftan doğruydu, ancak diğer taraftan eğer Dağıstanlılar, İnguşlar, Kabardeyler, Çerkesler, Karaçaylar meydana çıktıysa Çeçenler korktu sonucu çıkmaz mı?” diye konuştu. Kimsenin Moskova’daki fanatikler gibi eline düşen herkesi dövmeyi düşünmediğini ifade eden genç “Sadece bizlerin korunmaya, yakınlarımızı korumaya hazır olduğumuzu, Kafkasyalıların da diğerleri gibi Rusya vatandaşı olduğunu göstermek lazımdı. Kadirov belki de siyasetçi olarak haklı, ancak insan olarak tamamen haklı değil” dedi.

20 Aralık’ta Caharkale’de ‘Rusya’ya barış, Kafkasya’ya barış’ eylemi Ramzan adlı vatansever kulüp tarafından organize edilmişti. KU/ÖZ/FT