İnguşetya ve Çeçenya sınırında saldırıya uğrayan gazeteci ve insan hakları savunucuları, yaşanan olayın soruşturma süreciyle ilgili bilgi verilmediğini açıkladılar. Olayın mağdurları, Rusya Soruşturma Komitesi’ne, durumu açığa kavuşturma talebiyle başvurmayı düşünüyor.
9 Mart’ta, İnguşetya-Çeçenya sınırına yakın bir bölgede, kimliği belirsiz kişiler, Caharkale’ye doğru yol alan sekiz insan hakları aktivisti ve gazeteci ile Özgür Mobil Grup için çalışan minibüs şoförünü darp etmiş, araçlarını kundaklamıştı. Saldırı sonucunda dört kişi hastaneye kaldırılmıştı. Saldırıya uğrayanların ifadesine göre, saldırganlar Çeçenya plakalı araçlarla gelmiş ve şiveli bir Rusça konuşmuşlardı.
Saldırıya uğrayanlardan “Mediazonı” muhabiri Yegor Skovorod, olayın üzerinden bir aydan fazla süre geçtiği halde sorgu hakiminin herhangi bir açıklama yapmadığını, bilgi almak için en kısa sürede Soruşturma Komitesi’ne başvuracağını açıkladı. Skovorod, “Soruşturma Komitesi’nin bizim davamızı unuttuğundan endişeliyiz. Sorgu hakimlerini rahatsız edeceğiz. Soruşturmayı bilerek mi uzatıyorlar yoksa sorgu hakimi mi bize bir şey söylemiyor, açığa çıkaracağız” dedi.
Olayda saldırıya uğrayan bir başka gazeteci Anton Prusakov, İşkence Karşıtı Komite Başkanı İgor Kalyapin ile soruşturma sürecini görüşmeyi düşünüyor. Prusakov, olayın üzerinden bir hayli zaman geçmiş olmasına rağmen, herhangi bir sonuca ulaşılmadığından dolayı endişeli olduklarını söylüyor.
Saldırıda ciddi şekilde yaralanan minibüs şoförü Başir Pliyev’in tedavisi ve Özgür Mobil Grup’a yeni bir minibüs alınması için 15 Mart’ta yardım kampanyası başlatıldı ve toplanan yardımlarla yeni bir minibüs alındı.
Hukukçular, gazetecilerin uğradığı saldırının bir gasp olayı olarak soruşturulması gerektiğini düşünüyor. Olaydan zarar gören gazeteciler daha öncesinde saldırganların eyleminin “Terör eylemi” ve “Gazetecilerin çalışmasına engel olma” olarak değerlendirilmesini istemişti.
Galgayche’nin verdiği bilgilere göre, gazeteci ve insan hakları aktivistlerine düzenlenen saldırı ile ilgili dava, ilk başta, yedi yıl hapis öngören “Grupça işlenen holiganlık” ve beş yıl hapis öngören “Bilinçli olarak başkasının malına zarar verme” maddelerinden yürütülüyordu. 12 Mart’ta davaya 10 yıl hapis cezası öngören “Mal çalma amacıyla silahlı saldırı” maddesi eklendi. 30 Mart’ta ise davaya yedi yıl hapis cezasını öngören “Gazetecilerin yasal faaliyetlerine engel olma” maddesi eklendi.