Çeçenya’da ‘yitik’ gencin annesine tazminat

Nalçik/Ajans Kafkas – Çeçenya’yı işgal eden Rus ordusunda görevliyken 1995’te kaybolan ve bulunması için devletin kılını kıpırdatmadığı Kabardey-Balkarlı asker Alber Halişov’un annesi Roza Halişova, Rusya Adalet Bakanlığı’nı mahkum ettirdi.  

Halişova, oğlunun görevli olduğu 131’inci tugayın Maykop’ta bulunması nedeniyle Adıgey mahkemesinde açtığı davada 20 bin ruble manevi tazminat kazandı.

Beş yıl boyunca oğlunu ölü ya da diri olarak bulabilmek için aramadık yer bırakmayan ve sonunda ‘Anne Hakları’ adlı kuruluşun yardımıyla devletle mahkemede yüzleşen Halişhova başından geçenleri şöyle aktardı:  

“Ocak 1995’te Caharkale’nin bombalandığı esnada 131’inci Maykop tugayının darmadağın edildiğini öğrendim ve aramaya başladım. Caharkale’ye gittim ve sokaklarda cesetler arasında dolaştım, ölülere baktım. İki hafta sonra eve döndüm ve dönerken kaza geçirdim.

Kazadan sonra bu sefer aramaya İnguşetya’dan başladım ve oğlumun bulunması için dönemin Devlet Başkanı Ruslan Auşev’e başvurdum. Auşev de yardım sözü verdi. Nazran’a gelen oğullarını kaybetmiş çok sayıda Rus ailesi vardı. Auşev’in emri üzerine okullardan birinde bizim için yer ayrıldı, yemek sağlandı. Onun emriyle asker esirlerinin değiştirilmesiyle ilgilenecek bir komisyon kuruldu. Birçoğu kurtarıldı. Savaşın ilk aylarında esir askerler kolayca veriliyordu. Bu olaylar Şali’de geçiyordu. Oraya da gittim ancak oğlunu bulamadım. Çeçenya’da oğullarını arayan iki baba hayatını kaybederken, iki anne de kayboldu. 1999’da yaralandım ve direnişçiler tarafından esir alındım. Zorluklar sonucunda kurtulup oğlumu aramaya devam ettim. Oğullarını kaybedenlerden Murmansklı Yuliya Şkliaruk bir mezarı kazıp oğlunun cesedini alıp götürdü. Ben de bir defasında bir mezar açtım ancak orada da oğlum yoktu. Ailelerden bazıları teşhis edilmemiş cesetlerin tutulduğu 214 nolu laboratuarda çocuklarını buldu. Bu laboratuarın kapatılmasını önlemek için imza topladım. Bu laboratuardan 200 tanınmamış ceset Moskova yakınlarında Noginski bölgesindeki Bogorodski mezarlığına defnedildi. Defin işlemleri sürerken Noginski’ye sekiz defa gittim. Her seferinde neler hissettiğimi düşünün. Oğlunun ölümünden sonra Savunma Bakanlığı birimleri ölüm nedeni ve cesedin teşhisi konusunda görevini yerine getirmedi. Oğlumun aranması konusunda bana yardımcı olmadı, buna bağlı olarak da mahkeme manevi tazminat ödenmesine karar verdi. Evet Savunma Bakanlığı’na karşı galip geldim, ama bu zaferin bedeli büyük oldu. Bu kaybettiklerimin sadece çok küçük bir karşılığı. Oğlumun kaybolması hiçbir şekilde tazmin edilemez, söz konusu olan benim onu ararken çektiklerimin tazmin edilmesidir.” KU/ÖZ/FT